Bülent ŞANLIKAN / AKŞAM
Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın 'Yüzlerce kişinin bir arada toplandığı hastanelerden kişinin daha çok kendi ortamında tedavi gördüğü bir modele geçiyoruz' sözleri ruh sağlığı hastaneleri kapanıyor mu sorusunu gündeme taşıdı. Uzmanlar yeni modele ilişkin görüşlerini aktardı:
BAKIRKÖY Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi eski Klinik Şefi, Üsküdar Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüsnü Erkmen görüşlerin şöyle dile getirdi; Toplum içinde hastaları tedavi etmeye çalışmak olumlu. Ancak devletin görevi sadece ağır ruh hastalarını değil, her türlü psikiyatri hastasını tedavi etmektir. Sistemin kapsamının genişletilmesi faydalı olacak. ABD'de 27 kişiyi öldüren Adam Lanza'nın da psikolojik sorunları da var. Eğer ruh sağlığı bozuk kişileri küçük çaplı merkezlerde tedavi etmeye kalkışırsanız ABD'deki olaya benzer vakalar Türkiye'de de yaşanabilir. Yüksek güvenlikli yeni hastanelere de ihtiyaç var.
EN BÜYÜK HAYALİM
PROF. Dr. Arif Verimli ise şunları söyledi: Bakırköy Ruh ve Sinir'in 10 yıl başhekimliğini yaptım. En çok zorlandığım konulardan biri psikiyatri hastalarının damgalanma ve dışlanması, hastanenin cami avlusu gibi hastaların bırakıldığı ve yıllarca aranıp sorulmadığı bir yer gibi algılanmasıydı. Psikiyatri hastası karaciğer, böbrek hastasından farksız. Bir hastaneye kapatılamaz ve toplumdan uzaklaştırılamaz. Toplumun içinde tedavi edilmeli. En büyük hayallerimden biri bakanımızın bu projesiydi. Hastalarımızın rehabilitasyon ve uğraş terapisi almaları tedavi için son derece olumlu.
Toplum temelli merkez
YENİ sistem, hastanın evine en yakın yerde hizmet alması esasına dayanıyor. Kısa süreli yatışı gerektirdiği durumda bir psikiyatri kliniğine yatırılarak takip edilecek. Yatışı gerektiren sorun ortadan kalkınca hasta toplum temelli ruh sağlığı merkezine yönlendirilecek. Bu merkezlerde psikiyatri uzmanı, sosyolog, sosyal çalışmacı, uzman hemşirelerin çalıştığı alanlar olacak.
Yeniden kazandırılacak
TÜRKİYE RToplum Ruh Sağlığı Merkezleri Koordinatörü Hülya Ensari, '236 toplum ruh sağlığı merkezinin açılmasına karar verilmişti. Amaç, ağır ruhsal hastalığı olanları toplum içinde yaşadıkları yerde, düzenli takiple topluma yeniden kazandırılmasıydı. Bu şekilde şizofreni gibi ağır hastalığı olanların hastaneye yatmadan yaşadığı ortamda tedavisi mümkün olacak' dedi.