Rankism Nedir?

Hor görme davranışı, insanların sahip oldukları statüyü kötüye kullanma alışkanlıklarından kaynaklanıyor.

Çoğu zaman hor görülen bir insan, kırgınlığını ya da öfkesini unutmak için, başka insanları hor görmeye devam ediyor. Aslında hiç düşünmediğiniz kadar zincirleme bir etki olan bu durumun arkasında ne var? Gelin birlikte bilimsel olarak yakından bakalım.

Sosyal statü meselesi, psikolojinin çok fazla üzerinde durduğu bir konudur. İnsanlar fark etmeden de olsa sahip oldukları özellikleri, diğer insanlara karşı kullanırlar. Oldukça sık karşılaşılan bu durum bazen sözlü şekilde istenmeyen şekilde biten tartışmalara yol açıyor. Hatta bazı insanlar, sadece diğer insanlar hor görmek için bazı statülere sahip olmak istiyorlar: Zenginlik, daha iyi bir iş, bir araba, belki sadece bir telefon... 

Psychology Today yazarı Psikolog Robert W. Fuller’a göre bunun arkasında “Social Ranksim” ya da Türkçesiyle “Sosyal Sınıflama, Tabakalama” denilen bir durum yatıyor. Bu duruma, Hindistan gibi kast sistemiyle yönetilmiş toplumlarla apaçık bir şekilde rastlıyoruz. Nitekim sosyal tabaka yapılarının oluşması için yaşadığınız yerde resmi bir kast sisteminin olmasına gerek yok. Kültür, toplumsal dinamikler, çevresel etmenler insanların statükocu olmalarına yol açıyor.  



Basit bir örnekle devam edelim: 

Oldukça yüksek mevkiye sahip olan bir iş adamı, aracıyla otoparka doğru ilerliyor. Bu sırada karşısında bir park görevlisi (vale) görmeyi bekleyen iş adamı, beklediği kişiyi göremeyince iş yemeğine geç kalacağını düşünüyor. Genç görevli koşarak yaklaşırken iş adamı kızgın bir şekilde “Nerede kaldın sen? Bütün gün keyfini mi bekleyeceğim? O kadar vaktim yok” diyor.  Genç endişeyle “Özür dilerim efendim, ne kadar burada kalacaktınız?” sorusunu yöneltiyor. İş adamı ise alaycı bir tavırla “Bunu sormana gerek yok, beni görünce anlaman gerekiyordu” diyor. 

Genç akşam eve döndüğünde, küçük kardeşine aynı alaycı tavırla benzer davranışlarda bulunuyor.  

Bu hikayeye benzeyen diğer örneklere de yakından bakalım mı?

Garsonu azarlayan müşteri, çalışanına yük olan patron, öğrencisine bağıran ya da şiddet uygulayan öğretmen, öğrenci arkadaşlarını dışlayan diğer öğrenciler, çocuklarını döven ebeveynler, çocuklara cinsel istismarda bulunan din adamları, hastasına hakaret eden doktorlar, baktığı yaşlıya kötü davranan bakıcılar, ırkçılık yapanlar, özel çıkarlarına hizmet eden politikacılar, yakınlarını kayıran memurlar... Elbette kadına şiddet uygulayan erkekler.  



Hepsinde aynı güdü var. Bu listeyi daha da uzatabiliriz.  

Araştırmalara göre bu tür davranışların sadece cinsiyetçilik, ırkçılık ya da diğer pozitif ayrımcılıklarla ilgisi yok. Her durumda da kendisini karşısındakinden daha yüksek olarak gören insanların, eşitsizlikleri kullanarak güttükleri bir çıkar var. Rütbe demek güç demektir. Ranksim olarak anılan, bu konuların geneline hitap eden kavram, rütbe ile gelen gücü ihlal etmek anlamına geliyor.

Ranksim içerisine dail olan iki farklı insan grubu var. İlki gücünü kullanmak isteyen taraftaki “somebodies” yani “bazıları” grubu. Diğeri ise gücün karşısında düşürülmeye çalışılan “nobodies” yani “hiçkimseler” grubu.   

Bir erkeğin fiziksel üstünlüğünü fark edip, bunu rütbe olarak algılaması da bu sebepten. Otoparktaki iş adamının da aynı güdüyle hareket ediyor. Bırakın insanları, hayvanlara işkence edenlerin bile içinde sahip olduğu fiziksel gücü, karşı tarafa kanıtlama ihtiyacı var. Bu gücün ekonomik şartlara da uyarlanmasıyla aslında genele anlamda tüm “hor görme” davranışlarına ortak bir tanımlama getirilmiş oluyor.

Antik dönemlerden bu yana süregelen pek çok toplumsal yapı; kölelik, ırksal üstünlük, ekonomik üstünlük gibi yapılanmaları ön plana çıkardı. İnsanlık uzun bir süre boyunca tüm kanser türlerinin aynı nedenle ortaya çıktığını düşündü. Bugün “kanser” kelimesi, çoğunlukla organlarla ifade edilen kötü niyetli tümör dokularının genel adı. Aynı şekilde “rankism” kelimesi de kimliğe dayalı olan cehalet türlerini tek bir çatı altında toplayan kelime.  

Etrafınıza baktığınızda, hoşunuza gitmeyen çok sayıda davranışın Rankism görüşüne uygun olduğunu fark etmeniz zor değil.  

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Yaşam Haberleri