Viya Psiko Eğitim-Danışmanlık-Araştırma Merkezi Psikologu Nevin Küçük, Ramazan ayının yaz aylarına denk gelmesinden dolayı oruç süresinin uzun olacağını belirterek, "Ramazan'da oruçla birlikte yeme alışkanlıklarımız da değişmektedir. Oruçlu olan kişilerde açlık ve susuzluk kan şekerini düşürmekte, bu da bizi sinirli, gergin, huzursuz ya da sabırsız yapabilmektedir.
Özellikle sürekli bir şeyler atıştırma alışkanlığı olan kişilerin oruçluyken kendilerini daha gergin hissetmeleri olağandır. Manevi duyguların kuvvetlendiği bu dönemi en sağlıklı bir şekilde geçirmek için gündelik yaptığımız işleri ramazan ayı için gözden geçirmemizde fayda vardır. Örneğin bedensel ya da zihinsel yüksek performans gerektiren işler iftardan sonraya ertelenmeli ertelenmesi mümkün değilse bölerek ya da sık molalar vererek çalışılmalıdır. Vücudumuzdaki gerginlikleri gidermek için mutlaka molalar vermeliyiz. Çok zorlandığımızı hissettiğimizde çalışmayı bitirmek için kendimizi zorlamak yerine uygun olduğunuz düşündüğümüz zamanlara yayabilmeliyiz. Ayrıca oruç tutacak kişiler mutlaka sahura kalkmalı böylelikle gün için de yaşayabileceği açlık duygusunu en aza indirmelidir. Oruç tutan kişilerin aşırı sıcak ve trafikten uzak durmalarında da fayda vardır" dedi.
Psikolog Küçük, açlıkla birlikte zaman zaman dikkat ve konsantrasyon sorunu yaşanabileceğini işaret ederek, "Araba kullanırken ya da yoğun dikkat gerektiren işlerde istediğimiz sonuçları alamayabiliriz. Bu dönemde birbirimize karşı toleranslarımızı arttırmalı, yaşadığımız sorunlarda karşımızdakileri suçlamak yerine fiziksel olarak da zorlukların farkında olmalıyız" şeklinde konuştu