MYNET & İHA - Anneler Günü'nün çocuklar başta olmak köyde yaşayan insanlar için çok fazla bir şey ifade etmediğini belirten Psikologlar Meltem Kılıç ve Nedret Üsten çocuklarla Anneler Günü ile ilgili özel bir etkinlik yapmadıklarını bildirdi.
Kılıç ve Üsten şu açıklamalarda bulundu:
BİLGE KÖYÜNDE ANNELER GÜNÜ'NÜN BİR ÖNEMİ YOK
''Anneler Günü ayrı bir anlam taşımıyor. Anneler Günü biraz Batı'ya özgü bir adet. O yüzden buralardaki insanların Anneler Günü'ne ayrı bir önem verdiği yok. O yüzden Anneler Günü için ayrı bir şey düşünmüyoruz, buna da gerek görmüyoruz. Çocuklarla sadece etkinlikler yapmıyoruz, kültürü de incelemeye çalışıyoruz. Köyün yaşlılarıyla, orta yaşlılarıyla, dışarıdan gelen müftüyle yaptığımız görüşmelerde Anneler Günü'nün buradaki çocuklar için önemli olmadığını, diğer günler gibi olduğunu öğrendik. Yani bir
Anneler Günü kültürü yok.''
ÇOCUKLAR GÜNLÜK YAŞANTILARINA DÖNMÜŞ DURUMDALAR
''Bizim izlediğimiz program hakkında yanlış bir izlenim var, travmayı unutturucu bir paket gibi lanse yok. Bizim travmayı unutmak gibi bir programımız da yok. Bizim istediğimiz bu çocukların normal yaşantılarına geri dönerek, yaşadıklarının etkileriyle baş etmeyi öğrenmeleri. Amacımız unutturmak değil. Ama şu anda çocuklar oyunlarıyla, günlük yaşantılarına dönmüş durumdalar.''
OLAYI KABULLENMİŞ DURUMDALAR VE YAŞLARINA GÖRE İNANILMAZ DERECEDE OLGUNLAR
''Şu anda anneleriyle ilgili bizim dikkatimize gelen bir şey yok. Zaten annelerini, dayılarını, yengelerini biliyorlar. Bütün hikayeleri, biz herhangi bir şey sormadan çok büyük bir rahatlıkla anlatıyorlar. Kendilerinden saklanan bir gerçek yok, olayın farkındalar ve bunu şu anda kabullenmiş durumdalar. Yaşlarına göre inanılmaz derecede olgunlar ve bunun yanında yaşıyorlar, bunu unutma gibi bir durum yok. Bugünkü resim etkinliklerinde biraz daha iyileşmeye, umuda yönelik çizimler var. Çünkü bu çocuklar
kabullenmiş durumdalar, insanların yokluğunu ve akrabalarıyla yaşayacaklarını.''
PROGRAMIN AMACI, UNUTTURMAK DEĞİL
''Ket vurma bütün herkes için söz konusu, bunu yaşayanlar için. Bizim düşündüğümüz ve uyguladığımız programın amacı, bunu gömmeye çalışmak, unutturmak değil. Çocuklar normal yaşantıları içinde yavaş yavaş toparlanacaklar, o hatıralarıyla yaşamayı öğrenecekler. Bizim yaşı ne olursa olsun çalışma ilkemiz budur.''
YETİŞKİNLER DE YARDIM İSTEDİKLERİNDE HER TÜRLÜ DESTEĞİ VERİYORUZ
''Biz bütün ekibimizi ikiye ayırdık, bir grup çocuklar konusunda uzman zaten. Diğer grubumuz yetişkinlerle ve ergenlerle çalışıyor. Yetişkin ve ergenlere yönelik programlarımız da şu anda köyde devam ediyor. Çünkü biz diğer deneyimlerimizden biliyoruz ki, siz çocuğu iyileştirebilirsiniz ama evdeki ona bakan yetişkin hala bu olayın etkisindeyse, siz iyileştirirsiniz eve yollarsınız çocuk sabah daha kötü olarak geri gelir. Köydeki herkes bu programdan geçiyor, çok da iyi olduğunu söylüyorlar, yetişkinlerden de çok olumlu geri dönüşler var. Onlar da yardım istediklerinde her türlü psikolojik ve sosyal desteği yerleştirmeye çalışıyoruz. Bu arada okulun açılması ve normal hayata dönüş için de hazırlıklarımızı yapıyoruz. Bir ekibimiz de onun üzerinde çalışıyor, okulu düzenleyeceğiz, yaş gruplarına göre çocukları ayıracağız. Yarın okulun açılması için elimizden geleni yapıyoruz.
Çocukları çadıra kapatmış değiliz, çocuklar gündüzleri çadırdalar ama dışarıda da oyun oynuyorlar, gece aileleriyle kalıyorlar. Tabii biz bir süre için uzman desteğimizi sürdüreceğiz.''
ÇOCUKLAR ÇİÇEK VE AĞAÇ RESİMLERİ ÇİZİYOR
''Maalesef daha önce basına yansıyan bazı resimler var. Tümüyle bizim koordinasyonumuzun dışında çalışan bir sivil toplum kuruluşunun yaptığı ve basına gösterdiği resimler var. O resimlerde kan vb. şeyler çizildiğini duyduk. Ama şu anda gelecek, umut, aile daha pozitif şeyler çiziliyor, içinde vahşetin olmadığı, daha sakin, olağan çocuk resimlerine yakın resimler çiziliyor. Benim gördüğüm resimler daha çok çiçek, böcek, ağaç, ev gibi resimler. Güzel bir yer, dağlar var, arasından akarsu akıyor, kırmızı
kiremitli ev, daha çok burayı yansıtıyor. Çocuklar kendilerini çiziyorlar, yakınlarını çiziyorlar. Bu da bize toparlandıklarını gösteriyor.''
PSİKOLOJİK BOZUKLUK ÇIKMA RİSKİ OLAN ÇOCUKLARLA BİREYSEL GÖRÜŞME YAPACAĞIZ
''Bu kadar büyük bir travmatik olaydan sonra çocuklarda beklediğimiz bazı tepkiler var. Ve olgunlaşma, olayı kabullenmiş olmaları da beklenen tepkilerden biri. Gerçekten Batı ve Doğu kültürünü de ayırmak gerekiyor. Batı'daki çocuğu ürkütecek kadar korkunç tepkiler görmüyoruz. Çocuk bize rahatlıkla bu olayları aktarabiliyor. Psikolojik rahatsızlıklara rastlarsak, bunlar için gerekli psikososyal müdahaleleri yapacağız. Psikolojik bozukluk çıkma riski olan çocuklarla bireysel görüşme yapacağız.''