Anaokulu Dönemi
- Erikson'a göre anaokulu yaşları, özerk olmanın ve girişimciliğin temellerinin atıldığı yaşlardır. Erikson'a göre bu dönemde anne-babadan uzaklaşma, çocuk için doğal ve sağlıklıdır. Bu nedenle de anaokuluna gitme, çocuğun psiko-sosyal gelişimi açısından olumlu görülmektedir.
- Anaokullarının öğrencilerine kendilerini özgürce ifade edebilecekleri ortamlar hazırlamaları, birlikte oynayabilecekleri arkadaşların varlığı, çocukların özerk davranışlarını desteklemekte ve onların bağımsızlıklarını kazanmalarını kolaylaştırmaktadır. Ancak, okul ortamı içinde, sağlıklı gelişim için önlem alınması gereken noktalar da vardır. Bunların başında çocukların alaya alınmalarının, aşağılanmalarının önüne geçilmesi gelmektedir. Aksi halde utanç ve suçluluk duyguları kolaylıkla bel irebil ir.
Çocukta istenmedik bir davranışla karşılaşıldığında öncelikle dikkat edilmesi gereken, çocuğun kişiliğinin değil, söz konusu davranışının eleştirilmesidir. Öğretmenin, "Sen çok kötü bir çocuksun, kimse seni sevmeyecek" türünden sözler söylemekten kaçınması gerekir.
- Özellikle anaokulu çağına yeni giren çocuklar arasında henüz paylaşma, işbirliğine girme gibi sosyal davranışlar yeterince gelişmemiştir. Bu nedenle öğretmenlerin, öğrencilerinin paylaşmayı öğren¬melerine yardıma olmaları gerekir.
- 5-6 yaşlarındaki anaokul öğrencilerinin özellikle girişimci davranışlarının desteklenmesi, kişilik gelişimi açısından önemlidir.
Öğretmenin, çocukların resim, elişi gibi ürünlerini beğeniyle karşılayarak onları yaratıcı olmaları için güdülemesi, kıskançlığı önleyen bir ortam içinde her öğrencinin kendi yaptığı işten doyum sağla¬masına zemin hazırlaması olumlu kişilik gelişimi açısından destekleyici olur.
İlköğretim Dönemi
- Bu dönemde öğrencilerin çalışmaları ve başarılı olmaları büyük önem taşımaktadır. Başarılı ola¬mayan öğrenciler ise kendilerini işe yaramaz ve değersiz hissedebilmektedirler. Öğretmenlerin, öğrencilerinin zayıf ve güçlü yönlerini saptamaları ve başarılı olabilecekleri alanlara doğru yön¬lendirmeleri, öğrencilerin psiko-sosyal gelişimine olumlu katkılarda bulunacaktır.
Ortaöğretim Dönemi
Ergenlik yıllarına denk gelen ortaöğretim yıllarında, kimlik geliştirme gereksiniminin ön plana çıktığı, cinsiyete bağlı olarak sosyal rollerin farklılaştığı, meslek seçimi ile ilgili sorunların kimlik geliştirmede karmaşalara yol açabildiği bilinmelidir.
Derslerde, bedendeki hormona! değişikliklerin yarattığı sonuçlan açıklamak, ergenlik çağında karşılaşılabilecek sorunları öğrencilerle tartışmak, öğrencilerin bu dönemde kendilerini anlamalarını ve kabul etmelerini kolaylaştıracaktır.
Okul yaşamında, derslerinde başarılı olma çocu¬ğun kendine güvenmesi açısından önemlidir. Doğal olarak kişiler yetenekli oldukları alanlarda daha kolay başarılı olurlar. Okulda, çocuğun kendisini tanımasına, yeteneklerinin farkına varmasına rehberlik yapmak gerekir. Yetenekli olduğu alanda çalışma olanakları sağlanarak çocuğa başarıyı tattırmak, çocuğun kişilik gelişimine olumlu katkılarda bulunacaktır.
Ayrım yapmadan her öğrenciyi desteklemek, özelikle güvensiz öğrencilerin küçük ilerlemelerinin bile farkına varıp bunu öğrenciye iletmek, psiko-sosyal gelişimi olumlu yönde etkileyecektir.