ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ünal Yarımağan, milyonlarca adayı tedirgin eden ve beklentiye sokan konularda son noktayı koydu:
* ÖSS’de iptal edilen soru yok. Uzmanlarımız, tartışmalı tüm soruları inceledi. Doğruluğuna karar verdi. İptali gerektiren herhangi bir soru bulunmuyor.
* KPSS’de de sınavın iptalini gerektirecek çapta bir kopya olayı yaşanmadı. Iğdır ve bazı illerde yaşanan olaylar, daha önce bizim de bildiğimiz ve önlemimizi aldığımız münferit olaylar. Dolayısıyla sınavın iptali söz konusu değil.
Başkan Yarımağan milyonlarca üniversite adayı ve ailelerinin dört gözle beklediği ÖSS sonuçları konusunda da şu takvimi verdi:
“Tüm hazırlıklarımız tamamlandı. Son değerlendirmeler yapılıyor. Muhtemelen perşembe günü, sonuçların ne zaman açıklanacağını açıklayacağız. Hafta sonu ya da en geç pazartesi, salı günü de sonuçları kamuoyu ile paylaşacağız.”
ÖSYM’nin daha önceki tüm açıklamaları hafta sonu gerçekleştirdiği dikkate alındığında, bu yıl da çok büyük ihtimalle yine aynı durum yaşanacak. ÖSS cumartesi açıklanırsa hiç şaşırmam!..
Cep icat oldu...
Başkan Yarımağan, ÖSS, KPSS ve diğer sınavlarda yaşanan kopya olaylarının yüzde 80’inin cep telefonuyla, geri kalanının da kendi yerine başkalarını sınava sokma şeklinde gerçekleştiğini hatırlatarak, “Bu konuda ne önlem aldıysak adaylar kopya çekmekten vazgeçmediler. Çok önemli bir bölümü yakalanıyor. Peki içlerinde hiç yakalanmayan yok mu? Belki birkaç kişi olabilir. Ama o da onların vicdanına kalmış. Dürüst olmayan birisi nasıl öğretmen olabilir. Yarın öğrencilerine nasıl kopya çekmeyin diyebilir...” dedi.
KPSS mağdurları
Kamu Personeli Seçme Sınavı’na (KPSS) giren yüz binlerce aday, büyük bir moral bozukluğu içinde. Her gün kendilerinden yüzlerce e-posta geliyor. Yaşananları bir türlü kabullenemiyorlar.
Hak, adalet ve güven duygularını yitirmiş durumdalar. Sınavın içeriğinden uygulamasına, kopya olayından yapılan açıklamalara kadar her şeye karşılar. Öylesine bir kaos yaşanıyor ki, en düşük puan alan da rahatsız, en yüksek puan alan da. Ve öylesine saçma sapan bir sistemle karşı karşıyalar ki, anlamak mümkün değil.
Yıllarca dirsek çürütüp üniversiteye giriyorlar. Aldığınız diploma bir işe yaramaz, şimdi bir de KPSS’ye gireceksiniz deniliyor. Bağırlarına taş basıp yine yıllarca geceli gündüzlü çalışıp, maddi ve manevi yönden bitap düşüp yeterli puanı aldıklarında, bu kez de kadro yok, kusura bakmayın diyorlar. Ama onları asıl çileden çıkaran, yaşanan kopya olayları. Ve bu konuda atılan adımların yetersizliği.
Her şeyden önce kopya olaylarının münferit olduğuna inanmıyorlar. Bu konuda çok farklı oluşumları gözleriyle görüp şahit oluyorlar. Ama ellerinden bir şey gelmiyor. Devletin daha duyarlı olmasını istiyorlar ama nafile...
Üniversiteli olabilmek için ÖSS sonuçlarını dört gözle bekleyen adayların, şu birkaç gün içinde KPSS’de yaşanan gelişmeleri de yakından izlemelerinde yarar var. Çünkü 4-5 yıl sonra, onlar da kendilerini bu kaosun içinde bulacaklar.
ÖSS adayları
Yapacakları tercihi ve seçecekleri fakülteleri biraz da bu gelişmeleri göz önünde bulundurarak gerçekleştirsinler. Yoksa ileride çok büyük pişmanlıklar yaşayabilirler. Önemli olan üniversiteye girmek mi? Yoksa mezun olunduğunda iş bulabilmek mi? Her ikisi de çok önemli ama sanki sonrası çok daha önemli.
Örneğin, fen edebiyat fakültelerine yüz binlerce öğrenci alınıyor. Peki mezun olduklarında ne yapabiliyorlar? Koskocaman bir hiç. Ellerinde bir öğretmenlik hakkı vardı. O da alındı. Şimdi bu fakültelere öğrenciler niye girer, şaşarım!..
Özetin özeti: Gençler ve gelecekleri üzerine hoyratça oyunlar oynanıyor. Buna artık bir son verilmelidir. Yoksa tüm değerlerini yitirmek üzereler!..