Ömrümüz TV önünde geçiyor

Televizyonda önümüze gelen her programı; hiçbir saat sınırı koymadan seyredersek, öncelikle hayallerimizi bir başka bahara ertelememiz gerekiyor.

ZAMAN / AİLE SAĞLIK
 
Televizyonda önümüze gelen her programı; hiçbir saat sınırı koymadan seyredersek, öncelikle hayallerimizi bir başka bahara ertelememiz gerekiyor. 'Yok, ben dizilerimden asla vazgeçemem.' diyorsanız, birçok hedefinizi rafa kaldırmanız gerekir. 
Yoksa, "Zaten benim bir hedefim ve hayalim yok ki!" mi diyorsunuz? Bu çok daha ciddi bir problem anlamına gelir. TV karşısında sadece hayallerinizi değil, aile içi iletişiminizi, özgün ve bağımsız düşünme yeteneğinizi ve daha sayamayacağımız birçok şeyi kaybediyorsunuz farkında olmadan. Gerçek olmayan, kurmaca bir dünyanın içinde silik bir yaşam sürmek, sürekli yönlendirilmek, yaratılışımızın gayesiyle uyuşmayan bir durum. Özellikle eğitim sürecinin başındaki öğrenciler, önünde birbirinden önemli sınavlar bulunan gençler acaba niçin bu kadar duyarsız? Televizyon ve başarı yan yana duramayacak bir ikili. Bunlardan birini tercih etmemiz gerekiyor. Öğrenciysek derslerimizle, ev hanımı ya da emekliysek de kitaplarla hemhâl olmanın zamanı gelip geçmiyor mu? Televizyon bizi yönlendirmesin, biz televizyonu yönlendirelim.

Aile Sağlığı Haberleri

Covid19 Döneminde Evde Çocuklarla İletişim
  Koruyucu Aile Sistemiyle Çocuğun Korunması 
Hareketsiz kalan çocuklar 18 yaşından sonra depresyona girebiliyor