Öğretmenlerin öğrencilere yönelik tutumları nasıl olmalı?

Psk. Dan. Mustafa Çelik

Öğrencilerin iyi bir eğitim-öğretim süreci geçirmeleri ve sağlıklı bir kişilik gelişim ve oluşum süreci geçirmelerinde hiç kuşkusuz öğretmenlerin öğrencilere yönelik yaklaşımlarının ve tutumlarının etkisi yadsınamaz. Peki öğretmenlerin günümüz koşullarında öğrencilere yönelik tutum ve davranışları nasıl olmalıdır?

Psikoloji bilimini ve bu bilim dalının getirileri olan yaklaşımları göz önünde bulundurduğumuz da öğretmenlerin öncelikle Hümanist Yaklaşımı temel almaları gerekir. Bu yaklaşımın temelinde her insanın mutlu ve başarılı olabileceği, insanın doğuştan iyi veya kötü olmadığı, iyi veya kötü olmayı kendi iradesi ile seçeceği yani bireyin davranışlarının sorumluluklarını alması gerektiği dolayısıyla insanın kendi yaşamında aktif olduğu düşünceleri yer almaktadır. Bu düşünceleri temel alan bir öğretmen öğrencilerine ayrım yapmadan, onların başarılı olabileceği düşüncesini kıstas alarak hepsine gereken ilgi ve alakayı eşit şekilde esirgemeden verir. Bunlar haricinde öğrenciye, öğrencinin olumlu veya olumsuz özellikleri hakkında geribildirimler sunarak öğrencinin kendi özellikleri hakkında farkındalık kazanmasını sağlar. Oluşan farkındalık paralelinde öğrencide benlik saygısı yüksek olur ve öğrenci kendisi hakkında gerçekçi olmayan taleplerden kaçınarak kendisi hakkında sağlıklı kararlar alır. Olumlu ve yüksek bir benlik saygısı beraberinde öğrenciye öz düzenleme ve öz yeterlilik duygularını aşılar. Öz düzenleme ile öğrenci kendi davranışlarının sorumluluğunu alır,ne kadar uyuyacağı ne kadar ders çalışacağı gibi konularda kendisine hedefler koyar. Bu hedeflerin özellikle ilköğretim birinci kademeden itibaren kazandırılması en sağlıklısı olur. Öz yeterlilikte ise öğrencinin belirli bir eylemi gerçekleştirmesi, iyi bir performans göstermesi adına kendisine yönelik inancının sağlanır.

Hümanist Yaklaşım’ın yanında, öğretmenler Sosyal-Bilişsel Yaklaşımı temel alabilirler. Bu yaklaşımın temelinde model alma yoluyla öğrenme görüşü vardır. Öğrenciler,özellikle okula yeni başlayan öğrenciler, ailelerinden sonra en çok öğretmenlerini model alırlar. Öğretmenler de öğrencilere kazandırmak istedikleri özellikler konusunda model olabilir e-veya uygun modeller gösterebilir. Yine bu yolla öğrencilere olumlu özellikler kazandırılabilir.

Son olarak da Klasik Davranışçı Yaklaşım temel alınabilir. Bu yaklaşımda klasik veya edimsel koşullanmalar temel alınarak öğretmenler adına öğrencilere olumlu özellikler kazandırılmasında anahtar olarak kullanılabilir. Örneğin kendisi veya sınıfı için bulunduğu standartları yükseltmesi adına girdiği bir üstünlük .abası ödüllendirilirse, öğrencide o davranışın görülme sıklığında artış sağlanabilir. Veya bunun tam tersi olarak bu tür davranışları sergilemediği fark edildiğinde verilen ödül ortadan kaldırılırsa sönme davranışı ile o davranışın tekrarlanmaması sağlanabilir.

Toparlayacak olursak öğretmenlerin öğrencilerinin iyi bir eğitim-öğretim sürdürmeleri, sağlıklı bir kişilik oluşum ve gelişim süreci geçirmeleri adına sergilediği tavırlar, sahip olduğu tutumlar çok önemlidir. Böyle önem teşkil eden bir konuda ise öğretmenlerin sahip olması veya sergilemesi gereken yaklaşımlar Hümanist, Sosyal-Bilişsel,Klasik davranışçı yaklaşımlar paralelinde olmalıdır.

Unutmayalım ki öğrencilerimiz geleceğimiz adına servetimizdir.