NORMALLİK SINIRINDA SIKIŞMIŞ İNSAN

Volkan KUMAŞ

”düşünüp mutlu olabiliyorsam,

mevcudiyetin sınırı nereye kadardır” 

            İnsanoğlu. Sana nasıl baksam? Muhatabım olarak ferdiyetinle mi varsın? Toplum içindeki yerinle mi? Her gün karşılaştığım sen, nasıl oluyor da bir başka gün, bir başka sen oluyor? Kalabalıklar içinde kendine nasıl bir yer edindin?

İçindeki sıkıntılarla baş edemeyince, çevreyle ilişkilerin bozuluyor ve olaylara dair esnekliğini kaybeden bir sen oluyorsun. Her şeye aynı tepkiyi veriyorsun da yaşadıklarının farklı olduğunu görmüyorsun. Kendinden memnunsun ama ilişkilerinden nedense memnun olamıyorsun. Tanımlar dünyasında, psikolojik bozukluklara doğru bilmeden yol alıyorsun. Sana dair yapılmış tanımınla kucaklaşmak için.

Bilesin ki herkes seni farklı görüp, davranışlarına takılıp kaldığı güne kadar özgürsün. Sonrasında kendini yalnız hissedeceksin. Ailen ya da iş arkadaşların yanlış yorumlamalarından, anlamsız çıkarımlarından bıkmadan kendin için bir şeyler yap. Yoksa terminolojide sana ait bir açıklamam illaki olacaktır. Felsefi tartışmaların koynuna girmediğin sürece hayat yalnızca yaşanılan an değildir. Şüphelerini ve insanlara dair güvensizliğini bir kenara koy. İnsan kötü değildir eğer insansa.

Hissiyatın kuvvetli biliyorum ama bu tutarsız olmanı gerektirmez. Tepkilerini anlamlı hale getirmek senin için önemli bir adım olacak. “Öfkeni kontrol et” sloganını terk et, “duygularını kontrol et” göreceksin bu daha çok işine yarayacak. Muhatabını kabul et ve ona karşılık ver. Ne su perilerini incit, ne de sudaki aksine âşık olup da boğul. Narkisos’tan bir farkın olsun. Hayata dair bildiğin “güçlü olmak” simgesini “saldırgan olmak” ile eşleştirme. İnsan ilişkilerinde sorumsuz olma, çevrende yaşanan duygulara ve olaylara duyarsız davranma. Bir gün sana duyarlı davranması gereken birilerine ihtiyaç duyabilirsin.

Kimse senden fazlasını istemiyor. Onun için insanları suçlama. “Bizim mutluluğumuzun yolu bir başkasının mutsuzluğundan geçiyorsa, değiştirmeli miyiz yolumuzu?”sorusunu sor kendine ve cesaretle yanıtla. Er ya da geç korkularınla yüzleşmen gerekecek. Küçük düşmeyi de, kaybetmeyi de hayat dairenin içine al. Yoksa bir ömür kaçmak zorunda kalırsın. Sen kaçtığın gün birileri senin kuyruğuna etiket bağlamak için ardından geliyor olacak.

Ferdiyetinle varlığını ortaya koyduğun toplum artık seni oyuna çağırmakta. Sermayemiz sadece can ama kalbimiz her fırtınada tir tir titriyor. İçimiz ürpermekten, aklımız düşünmekten bitap düştü. Yazılmış olan kurallar manzumesinde normali arıyoruz eğer normallik diye bir şey varsa.

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (4)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.