Neden İnsanı Değil de Kadını Konuşuyoruz?

Prof. Dr. Nesrin AŞTI

Dünya Kadınlar Günü’nde bu yıl da, geçmiş yıllarda olduğu gibi  insanın kadın cinsini konuşmaya ya da  tartışmaya devam ediyoruz. Neden insan değil de kadın? Oysa ki; kadın ya da erkek cinsiyetine sahip olmak seçimimiz dışında  gelişen bir olaydır. Doğacak bebeğin kız  ya da  erkek olmasını genetik  rastlantılar  belirler. Birinin ötekinden daha  üstün  ya da daha az önemli  olduğunu ileri sürme nedenleri toplumun  yaşam biçiminde; insana verilen değerlerde, yasalarda, kurumlarda, kültürel ve ekonomik düzeylerde saklıdır.

Dünya coğrafyasında  batıdan doğuya, kuzeyden güneye doğru gidildikçe ya da bizim ülkemizde neden  hâlâ insan değil de insanın  kadın cinsi konuşuluyor?

Çünkü;

• Dünyada sağlık, eğitim ve ekonomide en iyi durumda olan kadınlar İzlanda ve Norveç’te; en kötü durumda olan kadınlar ise Yemen ve Afganistan’da yaşamaktadır.  

Çünkü;

• 1990 yılına kadar “mağdurun hayat kadını olması halinde tecavüz cezasının indirilmesini” öngören Türk Ceza Kanunu’nun 438. maddesi vardı...

 Çünkü;

• 1999 yılına kadar  yalnızca  kadının zinasını suç olarak düzenleyen Türk Ceza Kanunu’nun 440. maddesi vardı….

Çünkü;

• Çocuk gelinler, yasaya rağmen hâlâ yüreğimizi parçalamaktadır…

Çünkü;

• Kadın-erkek eşitliğini gözeten, cinsiyet ayrımcılığına son veren, kadınları aile ve toplum içerisinde erkeklerle eşit kılan bir düzenlemeyi (Türk Medeni Kanunu ile) ancak  2002 yılında yapabildik, ama  istenilen  düzeyde hayata geçiremedik ve Aileyi Koruma, Kadına Yönelik Şiddeti Önleme yasa tasarısı Meclis  Alt Komisyonunda yılan hikâyesine dönmek üzere…

2010-2011 verilerine göre Türkiye’de kadın, insanın erkek cinsine göre daha mağdurdur.

Çünkü:

• Okuma yazmazlık oranı kadınlarda  daha yüksektir,

• Orta öğretimde okullaşma kızlarda daha azdır,

• Kamu kurumlarında çalışan kadın sayısı daha azdır,

• Üst düzey yöneticilerin yüzde 7’si kadındır,

• Mecliste milletvekillerinin  yüzde 14’ü kadındır,

• Kadın valimiz yoktur,

• Ekonomide Türkiye dünya sıralamasında 20. sırada yer alırken kadın, ekonomide sondan 4. sıradadır,

• Kayıt dışı çalışma kadınlarda daha fazladır,

• Kadın nüfusun yarısı şiddet görmekte ve şiddete maruz kaldığını söyleyememektedir.

Dolayısıyla  “insanı” değil   “kadını”, sorunlarını ve mağduriyetini böyle günlerde konuşmaya, pardon kutlamaya(!) daha çok devam edeceğiz