Bu yazıyı 2007’de yazmıştım. 2007’de çok değişti. Yazıya biraz ekleme yapayım derken çoğunu değiştirmek zorunda kaldım.
Başlığı özellikle basitleştirerek konuyu ele almayı uygun gördüm. Çünkü bu soru biraz gizemli biraz merak edilen birazda abartılan bir sorudur. Aslında bir mesleği cazip kılan mesleğin insana sunduğu reel fayda ve biraz da onun bilinmeyen yönleridir. Bu açıdan bir meslekle ilgili tüm ayrıntıları vermek birazda o mesleğin cazibesini baltalamak anlamına gelir.
Mevcut ÖSYS sistemini esas aldığımızda kat sayının kalkmasıyla beraber her öğrenci psikolog olmaya adaydır. Önceki sistemde meslek liseliler için psikolog olması deyim yerindeyse hayaldi.
Kimler psikologdur?
Psikolog ünvanıyla ilgili bilinen en yaygın durum; orta öğretimden sonra üniversitelerin psikoloji bölümün (4 yıllık) den mezun olan herkes psikolog unvanı alır. Ama bu durum gerçekten böyle midir? Bu konuda yasal bir cevap vermek zordur. Çünkü durum biraz karışık. Şu anki mevcut koşullarda psikolog unvanını denetleyen ya da belirleyen bir yasal çerçeve yoktur. 4 yıllık lisans mezuniyeti psikoloji mezunu olmaya mı tekabül eder psikolog unvanını elde etmeye yeterli mi açıkçası yoruma ve tartışmaya açık bir konudur. Eskiden bazı üniversitelerde mezuniyet diplomasında “.... fakültesi 4 yıllık psikoloji lisans eğitimi başarıyla tamamlayarak psikolog ünvanı almaya hak kazanmıştır" şeklinde bir ibare geçerken şimdi "... psikoloji lisans eğitimini başarıyla tamamlamıştır." şeklinde bir ibare yer almaktadır. Belki bu durum hala üniversiteden üniversiteye farklılık arz etmektedir. Tüm diplomaları inceleme olanağım olmadığı için net bir şey söyleyemem. Ama bahsettiğim iki farklı ibareyi değişik üniversitelerin diplomalarında gördüm.
Lisans bölümünü bitirmek psikolog olmaya yeter mi?
Aslında bu soru araştırılmaya değer. Masa başı bir öngörüden yol çıkarak bir cevap vermek hem etik değil hem de sıhhatli bir bilgi aktarımı olmaz. Bu soruyu psikoloji öğrencilerine sormak gerekir. Ancak bu konuda üniversitelerin müfredatları incelendiğinde yeterlilik noktasında önemli eksikliklerin göze çarptığı söylenebilir. Bu konuda görüşlerini bize aktaran öğrencilerin çoğunda hayal kırıklığına bağlı büyük travmaların olduğunu gözlemledik dersem abartmış olmam. Mezun olan öğrencilerde mesleği icra etme sürecinde yeterliliğe bağlı önemli kaygı tablolarını görmek mümkün. Bir çoğu bireysel ve grup görüşmelerine bir defa bile girmemiş. Deneyim sıfır noktasında. Veri analizi ve veri toplama tekniklerinde (test, envanter …vb) hayati önem arz eden eksiklikler var. Mezunların çoğu kendilerini yasal denetimden yoksun, çoğu ticari amaç taşıyan piyasa eğitimlerine rağbet etmek suretiyle üniversitenin kendilerinden mahrum ettiği yeterliliği ve donanım eksikliğini giderme koşuşturmasının içinde buluyorlar. Bununla beraber süpervizyon adı altında yine denetimsiz özel merkezlerin ve derneklerin fahiş fiyatlarla ifade edilen ekonomik sömürüsüne maruz kalmaktadırlar. Staj yapmak isteyenler terapi merkezlerinde hoş karşılanmıyor. Bir şekilde bir kuruma giden oradaki pratik uygulamalardan umudunu kestikten sonra sadece staj belgesini alabilmeyi önüne hedef koyarak bu merkezlerle sembolik bir ilişki kuruyor. Görüştüğümüz öğrencilerin bu mağduriyet tablosunda bize yönelttikleri temel soru şu: “Piyasada bu kadar eğitim var ve bu meslek bu eğitimler olmadan icra edilemeyecekse üniversitelerdeki psikoloji bölümleri ne işe yarar” Açık ve net bir travma var. Tüm bunların kaynağında ruh sağlığı yasasının olmayışı yatıyor.
Bu bilgiler esas alındığında, 4 yıllık lisans bölümü psikolog olmak için ahlaki olarak yeterli değil. Bu yetersizlik ruh sağlığı yasasının olmayışı, üniversitelerdeki nitelikli olmayan psikoloji eğitimi ve psikoloji bilimin yapısal sorunlarından kaynaklanıyor. Çünkü Psikoloji insan gibi bir varlığın en karmaşık dünyasını ele aldığından, disiplin zamanla kendi içinde zorunlu olarak alt kategorilere ayrılmıştır. Bunlardan bazıları şunlardır:
Psikolojinin alt kategorileri:
- - Klinik psikoloji
- - Endüstri Psikolojisi
- - Psikometrik Psikoloji
- - Psikofizyoloji
- - Eğitim Psikolojisi
- - Sosyal Psikoloji
- - Danışmanlık Psikolojisi vb…
Bu Kategorilerde zamanla kendi aralarında zorunlu olarak alt kategorilere ayrılmıştır. Örneğin Psiko -Onkoloji Klinik Psikolojinin bir alt alanı olarak zikr edilebilir.
Önemli noktalardan biri de sorumluluk ve sınırlar... Bir klinik psikolog mesleki yeterlilik ve ahlaki sınırlılık açsından hem Aile terapisti, hem eğitim danışmanı, hem cinsel terapist, hem gelişim psikologu hem de ağır psikotik vakalarla çalışamaz. Çalışmaması da gerekir. Modern psikolojide uzmanlık alanları için sınırlar belirgin ve oldukça spesifiktir.
Ancak bu konuda yasal mevzuat oldukça yetersizdir. Ruh sağlığı yasası olmadığı için lisans mezunu olan herkes çok kolay bir şekilde uzman olmadığı alanlarla ilgili hizmet sunabilmektedir.
Yasal mevzuatın yetersizliğinin yanında üniversitelerdeki içerik ve kadro sorunu da bu alanda uzmanlaşma önünde ciddi bir handikaptır.
Asıl konumuza dönersek; psikoloji bölümünü okuduktan sonra iyi bir psikoterapist olmak için mutlaka yüksek lisans yapılmalıdır. Yüksek lisans yapılırken tez konusu kişinin uzmanlık alanını belirlemelidir. Yüksek lisans yapılırken bu sürecin olmazsa olmazlarının başında Süpervizyon Eğitimi gelmektedir. Süpervizyon eğitimi hem uygulamalı hem de teorik olarak alınmalı. Bu süreçte en çok önemsenmesi gereken şeylerin başında Teorik bilgi ve iyi bir literatür bilgisi gelmektedir. Bununla beraber psikoloji tarihi ve psikoloji kuramları mutlak surette çok yönlü olarak bilinmelidir. Güncel gelişmeler sürekli takip edilmelidir.
2011’de sağlık mensuplarının unvanlarını yeniden düzenleyen yasa ile klinik psikolog unvanı netleşti. Klinik psikolog unvanı ile ilgili haberi okumak için tıklayınız.
Sadece klinik psikoloji alanında unvan durumunun yasal bir zemine kavuşması bile önümüzdeki günlerde diğer alanlarda da psikoloji bilimine bağlı unvanların yasal bir zemine kavuşabileceği konusunda bize ümit vermektedir. Çünkü yasa yetersiz olsa bile yasasızlıktan iyidir.
Piyasa gerçekten kötü bir durumdadır. Şöyle internetten psikologların öz geçmişlerini incelerseniz şunları kolaylıkla görebilirsiniz. 4 yıl psikoloji lisans eğitimi alan bir kişi uzmanlık, faaliyet ya da hizmet alanlarına psikoloji bilimiyle ilgili her şeyi yazmış. Gelişim, cinsel yaşam, ergen, çocuk, yetişkin, panik atak, depresyon, boşanma, aile, duygusal sorunlar… vb
İşi ilginç tarafı bunu denetleyen yok. Psikoloji bölümünü seçecek olanalr şunu bilmenizde yarar vardır. Yasası olmayan bir meslek seçeceksiniz.
Bu şartlarda iyi bir psikolog olmak için özetle:
- - Üniversitelerin Psikoloji bölümünden mezun olma (4 yıllık lisans diploması)
- - Uzmanlık alanı için Lisansüstü programı bitirme
- - Uygulama için Süpervizyon eğitimi
Bu aşamalardan sonra mesleki yeterlilik etiği açısından;
- - Uzmanlık alanıyla ilgili gerekli sertifika ve Süpervizyon programlarına katılma
- - Kuramsal psikoloji alanında yeterli alan bilgisi
- - Deneyim için çeşitli uzman ve kurumlarda pratik çalışmaları
- - Psikoloji tarihi ile ilgili doyurucu alan bilgisi
- - Güncel değişme ve gelişmeleri takip etme
- - Kuramlar ve psikoterapi teknikleri arasında karşılaştırma yapmaya dönük çalışmalar.