Mutsuz Çocuklar Ve Mutsuz Anne Babalar

Psk. Ayla Kahraman

“Bir çocuk, sevilmediğini hissettiği sürece kendini değersiz ve yetersiz hisseder” S. Freud

Çatışmaların, kavgaların yoğun olarak yaşandığı evlerde; sevecenlik, sıcaklık, güvenli yuva gibi güzelliklere yer bulunmaz. Çocukların kendilerini sevilen, güvende ve değerli hissetmeleri için gerekli olan bu ihtiyaçların üstüne atılan örtü; anne babanın doğal sevgisini ve koruyuculuğunu da örter.

Dışardan baktığınızda kusursuz, mükemmel görünen bazı ailelerde, ufak bir kıvılcım; çok çabuk yangına dönüşebilecek güç taşır. Basit bir anlaşmazlık, bağırıp çağırmaya, küçük düşürmeye ve suçlamaya dönüşür. Bu; eşler arasındaki uyumsuzluğun, ailenin diğer bireylerine yansıdığının işaretidir. Karı- koca, anne-baba, kardeş-kardeş, anne-çocuk, baba-çocuk, ebeveyn- çocuk ilişkileri bozulmuştur. “Dışardan” nasıl görünürlerse görünsünler, bu tip aileler “içeriden” mutsuz, huzursuz ailelerdir. Birbirlerine yönelik öfkeleri ve sevecenlik yoksunlukları, aile bağlarının önemli harcı olan sevgi, anlayış ve güvenin önüne geçmiştir. 

Bu ailelerde yaşayan çocuklara yakından baktığınızda, çeşitli duygusal ve psikolojik sorunlarla karşılaşmanız mümkündür. Onların akranlarına göre yaşadıkları farklılıklar; aile ortamında yaşadıkları gerilim ve huzursuzluğun izleri ile doludur. Anneleri daha özverili, mutsuz, vesveseli ve tedirgindir. Babaları, başka babalara göre kavgaya, alkole, kumara ya da kadına düşkün bir profil sergileyebilir. 

Çocukların, ihtiyaç duyduklarını “alır gibi” yapma becerileri yoktur. Yani, mutsuz ve gerilim içinde bir çiftin, her şey yolunda “imiş” gibi davranmaya çalışmaları, “rol” yapmaları, evin içine yaydıkları gerilim ve kaygıyı yok farz etmeleri, çocukları inandırmaz. Olmayan bir şeyi verme yanılsaması sadece yetişkinler için geçerlidir.

Ana babanın çözümleyemedikleri ve karabasana döndürdükleri ilişkileri; çocuklarına vermeleri gereken sevgi, koruma ve güven gibi ihtiyaçları yitirmelerine neden olur. Aşırı sevgi ve ilgi gösterisi, en özverili anne tutumu gibi davranışlar; çocuğun gelecekte yerleştireceği güvensizliğe dayalı gerilimli kişilik yapısını engelleyemez.

Bunun yanında;  yetersiz ilgi, dayak, ihtiyaçlarının giderilmesini engelleyen cezalar verme, arkadaş ilişkilerini yasaklama, kendinden utanmasına neden olacak şekilde aşağılama; çocuğun duygusal ve toplumsal gelişimini engelleyecek tutumların oluşumunu kolaylaştıran yanlışlardır.

Ana babanın, çocuğa yönelik sınırlandırma ve yönlendiriciliklerini; sağlıklı bir duygusal denge içerisinde yapmaları büyük önem taşımaktadır. Ebeveyn çatışmaları ve mutsuzlukları; yuvanın temellerini sarsacak kadar güçlüdür. Bu sarsıntı, ruh sağlığı ve duygusal dengesi yerinde olmayan bireylerin, toplumun devamı rolünü üstlendiklerinde, dramatik sonuçlara neden olabilecek adımlar atmalarını kolaylaştıracak kadar güçlüdür. 

Mutsuz anne babaların çocukları da mutsuzdur. Mutsuz çocuklar ise, mutsuz yetişkinler olmaya adaydırlar. 

Sorun odaklı bir evde yetişen çocukların; ileride kendi çocuklarını yetiştirme uğraşısında, çok şanslı olamayacakları unutulmamalıdır.

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (3)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.