Mültecilerin Bitmeyen Dramı

İzmir Vali Yardımcısı Ardahan Totuk, İzmir'de 2005 Yılından Bu Yana 520 Kişinin İltica ve Sığınma Başvurusunda Bulunduğunu Söyledi.

SESSİZ YIĞINLAR...

İzmir Vali Yardımcısı Ardahan Totuk, İzmir'de 2005 yılından bu yana 520 kişinin iltica ve sığınma başvurusunda bulunduğunu söyledi.

İzmir İli Stratejik Planlama, Yönetişim, Araştırma ve Uygulama Merkezi (İZİSYÖM) ve Konak Belediyesi işbirliğinde 'Sığınmacı ve Mültecilerin Çok Yönlü Sorunları-Dış Göç Yönetimi' konulu toplantı düzenlendi.

İzmir Vali Yardımcısı Ardahan Totuk, Dokuz Eylül Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezinde (DESEM) düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin yıllardır büyük oranda göç aldığını, mülteci ve sığınmacıların Türkiye üzerinden başka ülkelere geçmek için mücadele ettiğini belirtti.

Türkiye'nin, cumhuriyet tarihinden itibaren büyük göç dalgaları yaşadığını hatırlatan Totuk, 'Türkiye, cumhuriyetin ilk yıllarında Türk soyluları, 1940'lı yıllardan itibaren Bulgaristan, İran ve Irak'tan yoğun göçler aldı. 1979'dan bu yana Bulgaristan, İran ve Irak'tan 2 milyon insan göç etti' dedi.

İzmir'in, konumu itibariyle yoğun mülteci ve sığınmacı akışına sahip merkezler arasında bulunduğuna işaret eden Totuk, şöyle konuştu:

'İzmir'de 2005 yılından bu yana 520 kişi iltica ve sığınma başvurusunda bulundu. Bunlardan 221'i Afganistan, 100'ü ise Somali'den gelen göçmenler. Bu iki ülkenin dışında Afrika ve Asya kıtalarından 20 ülkenin vatandaşı başvuru yaptı. Başvura yapan mültecilerden 335'i, kıyı olmayan illerde kurulu uydu kentlere gönderildi. İzmir İl Emniyet Müdürlüğü Yabancılar Şube Müdürlüğü bünyesinde ise 250 kişi kapasiteli geri gönderme merkezi var. Merkezde, yasa dışı yollarla ülkeye giriş yaparken yakalanan insanlar barındırılıyor.'

Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Rektörü Prof. Dr. Mehmet Füzün ise ülkesini terk etmek zorunda kalan ve güvenli hayat kurma hayaliyle başka ülkelere yerleşmeye çabalayan insanların zor koşullarda yaşamlarını sürdürdüğünü belirtti.

Sığınmacı ve mültecilerin insan olduklarının unutulmaması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Füzün, 'Bu insanlar, insan. İnsan oldukları için de doğru biçimde yaklaşılmayı hak ediyorlar. Devletin her zaman gerekli hizmeti vermesi gerekiyor. Üniversite olarak, bilimsel anlamda üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirme gayretindeyiz' diye konuştu.

Konak Belediye Başkanı Hakan Tartan da mülteciler sorunun, İzmir için büyük önem taşıdığını belirterek, 'Konak Belediyesi olarak, mülteci ve sığınmacılara sağlık taraması, gıda yardımı ve sosyal terapi yapan tek belediyeyiz. Kentte bulunan 200'e yakın mülteci çocuğun aşılarını yaptık ve ilaçlarını sunduk' dedi.

İZİSYÖM Müdürü Prof. Dr. Zerrin Toprak ise Türkiye'ye, Avrupa'dan emekli yabancıların yanı sıra, daha iyi bir yaşam kurmak için ve afetlerden kaçarak gelen insanların bulunduğunu, ancak mülteci ve sığınmacı konusunda büyük çoğunluğu devleti nedeniyle istemediği halde topraklarından ayrılmak zorunda bırakılmış insanların da Türkiye'ye geldiğini kaydetti.

Konuşmaların ardından, Tahsin İşbilen'in yönettiği 'Kıyıya Vuran Tahta Valiz' isimli film gösterildi.

Toplantı öncesinde, İZİSYÖM tarafından Konak Belediye Başkanı Tartan'a 'Kadınların Arkasındaki Başarılı Erkekler Ödülü' verildi. Ödülünü, DEÜ Rektörü Prof. Dr. Füzün'den alan Tartan, kadınlara yönelik engellerin ortadan kaldırılmasının, Türkiye için kazanç olacağını söyledi.

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Yaşam Haberleri