Kötü çalışma koşullarının büyük tehditi!

Uzun çalışma saatleri, kısa zamanda aşırı iş, ayrımcılık, düşük iş tatmini, düşük ücret, kötü çalışma atmosferi, sosyal güvence ve iş güvencesinden yoksunluk gibi nedenler sağlığı böyle tehdit ediyor

Türk-İş tarafından yapılan çalışmada, uzun çalışma saatleri, kısa zamanda aşırı iş, ayrımcılık, düşük iş tatmini, düşük ücret, kötü çalışma atmosferi, sosyal güvence ve iş güvencesinden yoksunluk gibi nedenlerin akıl sağlığı problemlerini artırdığı belirtildi.

Çalışmada, ''Kimi ulusal ve uluslararası örgütlerin Türkiye'ye sundukları, kıdem tazminatını kaldırma, esnek çalışma, işten çıkarmayı kolaylaştırma, bölgesel asgari ücret gibi reçetelerin, yol açacağı sonuçlar düşünüldüğünde akıllara zarar olduğu gözden kaçırılmamalıdır'' denildi.

Türk-İş Uluslararası İlişkiler Uzmanı Uğraş Gök, OECD'nin, 2008'de üye ülkelerdeki istihdamın genel durumuna ilişkin verilerinden yararlanarak, istihdam koşullarının akıl sağlığına etkilerine ilişkin bir çalışma yaptı.

Buna göre, OECD üyesi ülkelerde hastalık izinlerine, maluliyete neden olan ve kamunun sağlık yükünü artıran ana hastalıklardan birini akıl sağlığı problemleri oluşturuyor.  Meslek hastalıkları içerisinde dünya çapında ilk sırada kas ve iskelet rahatsızlıkları gelirken, bunu akıl sağlığı problemleri izliyor.

Akıl sağlığı problemlerinin tedavi maliyeti ve üretimde neden olduğu dolaylı kayıpların İngiltere'de Gayri Safi Milli Hasılanın yüzde 2'sinden ve Kanada'da yüzde 1,7'sinden fazla olduğu tahmin ediliyor.

Çalışan nüfustaki demografik değişimlerin, sosyal güvenceden yoksun ve düşük ücretli işler gibi yapısal değişikliklerin işle ilgili stresi ve dolayısıyla bahsedilen maliyetleri daha da artıracağı öngörülüyor.

-''TÜRKİYE'DE YETERİNCE ÖNEM VERİLMİYOR''-

Bu arada, Türkiye'de akıl sağlığı problemleri, iş yerinde stres gibi konulara yeterince önem verilmiyor. Çalışanların büyük bölümü yaşadıkları iş yeri kaynaklı stres ve akıl sağlığı problemlerini istenmeyen sonuçlarla karşılaşmamak için gizliyor.

Başta işsizlik olmak üzere patron baskısı, iş yerinde kötü ve sağlıksız fiziki koşullar, işini sevmeme, düşük tatmin, yetersiz ücret, işinden olma korkusu, gelecekle ilgili endişe gibi daha pek çok nedenle stres ve psikolojik rahatsızlıklar yaşanıyor. Bu durum, Türk çalışanlarının aile yaşantılarını ve sosyal yaşamlarını da olumsuz yönde etkiliyor.

Öte yandan, işsizler ve aktif olmayanlar, çalışanlardan daha yaygın şekilde akıl sağlığı problemleri yaşıyor. İşsizlikle gelen mali ve psikolojik sorunlar akıl sağlığı problemlerini daha da artırıyor. Ayrıca, işsizliğin, yeteneklerin aşınmasından ve işsiz kalan kişinin becerilerini kaybetmesinden dolayı ileride daha düşük ücretlerle çalışmak zorunda kalınmasına neden olacağı belirtiliyor. İşsizlerin akıl sağlığında, işe yerleştirilmelerinin ardından kayda değer iyileşme gözlemleniyor.

Türkiye'de de yaşanan uzun süreli yüksek işsizlik oranları dikkate alındığında, iş arayan pek çok işçinin sadece akıl sağlığının değil, becerilerinin de bu durumdan olumsuz etkilendiği ifade ediliyor.

-''SUNULAN REÇETELER AKILLARA ZARAR''-

Çalışmaya göre, özellikle uzun çalışma saatleri, kısa zamanda aşırı iş, karmaşık görevler, yardım alacak meslektaştan yoksunluk, ayrımcılık, düşük iş tatmini, düşük ücret, kötü çalışma atmosferi, sosyal güvence ve iş güvencesinden yoksunluk gibi nedenler akıl sağlığı problemlerini artırıyor.

Ayrıca işten atılanların ve uzun süreli işsiz kalanların akıl sağlığı zarar görüyor. İşçinin iş yeri ile yaptığı sözleşmenin biçimi, çalışma saatleri, vardiyalı çalışma, düşük iş güvencesi gibi faktörler de akıl sağlığını olumsuz etkiliyor.

Örneğin, uzun süreli sözleşme yapanların ve iş güvencesine sahip olanlar, daha az akıl sağlığı sorunları yaşıyor. Geçici işte çalışanların akıl sağlığı, sürekli bir işte çalışanlarınkinden daha çok zarar görüyor. Tam zamanlı çalışan bir kişinin geçici ya da part-time çalışmaya başlaması veya normal standartlara sahip bir işte çalışırken daha düşük standartlarda çalışmak durumunda kalması halinde akıl sağlığının bozulabileceği belirtiliyor.

Türk-İş'in çalışmasında, Türkiye'de bu sorunları yoğun şekilde yaşayan kesimler arasında, sendikal faaliyetleri nedeniyle veya özelleştirme sonrasında işten çıkarılan on binlerce işçinin de yer aldığı ifade ediliyor.

Çalışmada, Türkiye'nin özellikle ekonomik alanda yaşadığı sorunlara çeşitli kesimlerin öneriler sunduklarına işaret edilerek, ''Kayıt dışı ile mücadele, işsizliği azaltma, rekabet koşullarını geliştirme konularında, kimi ulusal ve uluslararası örgütlerin Türkiye'ye sundukları, kıdem tazminatını kaldırma, esnek çalışma, işten çıkarmayı kolaylaştırma, bölgesel asgari ücret gibi reçetelerin, yol açacağı sonuçlar düşünüldüğünde akıllara zarar olduğu gözden kaçırılmamalıdır'' denildi

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Yaşam Haberleri