Kadın hastalıklarını erken teşhis ve düzenli jinekoloji muayene ile kontrol altına almanın mümkün olduğunu belirten Emsey Hospital’dan Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Esra Can Çetin, vajinal akıntnın, kadınların sık yakındığı şikayetlerin başında geldiğini söyledi. Sorunun, genellikle bir hastalığa işaret ettiğini ancak normal, fizyolojiye bağlı akıntıların da görülebildiğini vurgulayan Dr. Çetin, “Her akıntı hastalık anlamına gelmez. Adet döngüsünün belli dönemlerinde, şeffaf, kokusuz, herhangi bir yakınmaya yol açmayan akıntı doğaldır. Bu tür akıntılar hormonların etkisiyle oluşur ve kendiliğinden geçer. İlk akla gelen etken enfeksiyondur. Daha az oranda rahim, rahim ağzı ve yumurtalık kanallarının kanserleri de söz konusu olabilir” dedi.
Cinsel fonksiyon bozukluklarının, genellikle ağrı şikayeti ile doktora başvurduğunu aktaran Çetin, “Patolojik sorunlar, endometriozis, ağrıya neden olan miyom ya da geçirilmiş vajinal yara dokusu, cinsel ilişkisırasında ağrı yapabilir. Bunlar ayırt edildikten sonra eğer anatomik bir neden bulunamazsa, hastalarpsikiyatri uzmanlarına yönlendirilir” diye konuştu.
Hamileliğin gerçekleşmesi için yumurtalık fonksiyonlarının normal olması gerektiğini adet düzensizliğinin ise amenore gibi hiç adet görememeyle sonuçlanabildiğini söyleyen Çetin, doğum kontrol hapı ve benzeri ilaçkullanan kadınlarda adet miktarının azaldığını belirtti.
KRONİK PELVİK AĞRI FONKSİYONEL YETERSİZLİK NEDENİ
“Bazı özel hormonlu spiraller de adet düzensizliğine yol açabilir. Bir genç kız 15-16 yaşına gelmiş ve hala adet görememişse, mutlaka sebepleri araştırılmalıdır” diye konuşan Çetin, pelvik ağrının fonksiyonel yetersizliğe neden olduğuna değindi: “Basit gibi görülen bazı ağrılar kimi zaman son derece kompleks olabilir. Bu da tedavide güçlük oluşturur. Kadınların büyük çoğunluğunda, göbek altındaki bölgede görülen ve uzun süre geçmeyen pelvik ağrı bu tür ağrılardandır. Kronik pelvik ağrı, tedavi gerektiren ve fonksiyonel yetersizliğe neden olan, en az 6 ay süren göbek altındaki ağrı olarak ifade edilir. Ağrılar, jinekolojik, ürolojik, gastrointestinal, kas ve iskelet sisteminden kaynaklanabildiği gibi sinirsel nedenlerle de ortaya çıkabilir.”