Kadın ve erkeklerin acıya karşı tutumları farklı mı?

Erkekler, kadınlara kıyasla acıyı daha iyi tolere ediyorlar; lakin yeni bir araştırma gösteriyor ki yaşanan acıyı anımsama söz konusu olduğunda erkekler daha fazla strese giriyorlar.

Current Biology dergisinde yayınlanan bir araştırmada bilim insanları, erkek ve dişi fareler ile insanların acıyı nasıl algıladıklarını değerlendirdiler. Araştırmacılar erkek insanların ve erkek farelerin acıyı deneyimledikleri yere geri döndüklerinde, çok daha hassas ve stres dolu olduklarını ortaya koydular.

Kadınlar ve dişi fareler ise aynı durumda gözle görülür bir stres artışı yaşamadılar.

Acı üzerine çalışmalar yapmanın önemi, elde edilen verilerle acıyı anımsamanın da kronik ağrılar açısından tetikleyici olup olmadıklarını anlamakla ilgili. Yani acının/ağrının kendisi mi, yoksa acıya dair hatırladıklarımız mı daha fazla strese girmemizi sağlıyor?

Erkekler hatırlanan acı konusunda daha stresliler

Araştırmacılar, yaşları 18 ila 40 arasında değişen 41 erkek ve 28 kadın üzerinde testler yaptılar. Katılımcılar, ön kol kısımlarına ısı verilen özel bir odaya alındılar, kendilerine hissettirilen acıyı 100 üzerinden değerlendirdiler ve kollarına manşon takıldıktan sonra 20 dakika boyunca egzersiz yaptılar.

Ertesi gün, katılımcılardan ya ilk testin yapıldığı odaya ya da farklı bir odaya gitmeleri istendi.

Bir önceki testin yapıldığı odaya geçen katılımcılarda, erkeklerin acıyı önceki güne daha yüksek oranla değerlendirdikleri, kadınlarda ise değişikliğin yaşanmadığı görüldü.

“İkinci gün, biz acıya hassasiyetin artacağını bile düşünmezken bu artışın yalnızca erkeklere özgü olduğunu gördük” diyor McGill’s Psikoloji Departmanından Dr. Jeffrey Mogil. 

Araştırmacılar, acının önceki acı hatıraları sebebiyle arttığını onaylamak istedikleri için erkek farelerin beyinlerine hatıraları bloke eden bir ilaç enjekte ettiler. Deneyi tekrarladıklarında, bu farelerin acıyı hatırlamadıklarını gördüler.

Araştırmacılar bu verilerin önemli olduğunu söylüyorlar çünkü gittikçe artan kanıtlar, kronik ağrıların yalnızca hatırlanıldıkları sürece birer problem olduğunu ortaya koyuyor. Bu deney, acının anısının hem fare hem de insan modeller üzerinde tasvir edildiği ilk deney olmasıyla da önemli.



Acı algıları

"Geçmişte, acı üzerinde deneyler yalnızca erkek katılımcılarla yapılıyordu; bu yüzden acıyı cinsiyetler arası karşılaştırmak güçtü" diyor Mogil.

Bu çalışmadan elde edilen verilere göre, acıyı hatırlama konusunda cinsiyetler arası farklar mevcut. Ayrıca bu araştırma, kronik acının/ağrının bir hafıza sorunu olduğu fikrini güçlendiriyor, diye ekliyor Mogil. Doktorlar yalnızca acıya/ağrıya değil, acının hatırasına da müdahale edebilirler. Bu, terapi ya da ilaç yöntemleri ile gerçekleştirilebilir.

Örneğin, hafızayı yeniden şekillendirme, posttravmatik stres bozukluklarını tedavi etmede kullanılan bir yöntem.  Araştırmalara göre, bu tür terapiler ağrı algımız konusunda da etkili olabilir.

Kronik ağrı sorunu

Kronik ağrı, milyonlarca insanı etkisi altına alan ciddi bir sağlık sorunu; yetişkin nüfusunun %20’sinden bahsediliyor.

Yeni araştırmanın bulguları, ağrıyı hatırlamanın ileriki ağrıları etkilediği fikrini destekliyor. Mogil ve ekibi, kadınlar ile erkekler arasındaki benzer farklılıkların hem farelerde hem insanlarda benzer bir şekilde ortaya çıkmasına bir hayli şaşırmışlar.

Acıyı öngörmek ve hatırlamak

North Carolina Travma Merkezi Direktörü Psikiyatrist Dr. Samuel McLean, çalışma sonucu elde edilen verilerin, erkeklerin tekrarlanan acı deneyimlerini kadınlardan farklı bir şekilde hatırlayışlarının evrim ile şekillenmiş olabileceğini söylüyor.

McLean, bir deneyimi bekleyiş tutumunun, bu deneyimi şekillendireceğine vurgu yapıyor.

“Örneğin, doktorların iğne yaparken ‘biraz acıyacak’ gibi ifadelerden kaçınmaları gerekiyor çünkü bu türde bir uyarı, kişinin acı tecrübesini şiddetlendirebiliyor.”

“Bu etkileyici bulguların temelindeki biyolojik mekanizmaları daha iyi anlamak, yalnızca kronik ya da tekrarlayan ağrılarla uğraşan herkes için yardımcı olabilir.” diyor McLean. 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Araştırmalar Haberleri