Cinsel sağlık çalışmalarına nasıl başladınız?
Yıllardır Hattat Hastanesi'nde Prof. Dr. Halim Hattat tarafından oluşturulan androlojik tedaviyi kadın ve erkek hastalarımıza uyguluyorduk. Benim Dünya Sağlık Örgütü ve Avrupa Cinsel Tıp Akademisi bünyesinde aldığım eğitim sonucu, hem Cinsel Wellness adını verdiğimiz yepyeni bir protokol oluşturduk, hem de Kadın Cinsel Sağlığı Kliniği'mizi oluşturduk.
Cinsel Wellnes konusunu biraz açabilir misiniz?
Cinsel Wellness protokolümüz kapsamında ekibimizle birlikte kişileri ve mümkünse partnerlerini inceleyip, bir cinsel sağlık profili oluşturuyoruz. Bu plan dahilinde verilen beslenme, egzersiz önerileri, besin destekleri, gerekirse cinsel sorunların medikal tedavileri, varsa dahili sorunların tespiti ve tedavisi, stres yönetimi, cinsel terapi gibi kişiye özel uygulamalardan yararlanıyoruz. Her hastamıza farklı bir tedavi protokolü oluşturuyoruz. Şu ana kadar alışagelmiş tedavilerde, kaliteli yaşlanma programlarıyla cinsel tedaviler ayrı ele alınıyordu. Biz bu konuları birleştirerek hastalarımıza metabolik dedektif gibi yaklaşıyor, bir yandan da cinsel sağlıklarını ve ilişki kalitelerini inceliyoruz. Böylece hem iyi yaşama, hem kaliteli yaşlanma; hem de mutlu cinsel hayatı bir arada sunuyoruz. Aynı gün içinde hastamıza, özel değerlendirmelerimizle sağlıklı, canlı bir hayat tarzı ve eskisinden daha kaliteli bir cinsel yaşam oluşturmasına yardım edecek tüm bilgi ve programı sunuyoruz.
Size cinsel problemle başvuran kadın hastalarınıza hangi tedaviyi uygulayacağınıza nasıl karar veriyorsunuz?
Kadın cinselliğinde doğru tanı koymak çok önemlidir. Bunun için de biz Hattat Hastanesi Kadın Cinsel Sağlığı Kliniği olarak, multidisipliner bir takım anlayışı içinde jinekolog, androlog, ürolog, psikiyatrist ve psikologları bir arada çalıştırıyoruz. Yapısal, damarsal, sinirsel, hormonal, metabolik, psikolojik sebepleri ve hayat tarzı faktörlerini birlikte inceliyoruz. Sorun, altta yatan bir sağlık problemi veya kullanılan ilaçlar yüzünden mi oluşuyor, onu araştırıyoruz. Örneğin orgazm sorunlarında da, rahatsızlığın hormonsal, nörofizyolojik veya ilaçlara ya da psikolojik problemlere bağlı olarak mı oluştuğu önemlidir. Beslenme düzenini, egzersiz seviyesini, sigara-alkol gibi alışkanlıkları, stres düzeylerini inceliyoruz. Bazı psikolojik testler ve görüşmelerle, olayın psikolojik boyutuna bakıyoruz.
Bu sorunların tedavisi gerçekten mümkün mü?
Amacımız her zaman cinselliğin kalitesini, tatmin seviyesini artırmak, dolayısıyla hayat ve ilişki kalitesini düzeltmektir. Kadının kendisine neyin zevk verdiğini öğrenmesi, kendi cinselliğiyle barışık ve partneriyle iletişimde olması da tedavi açısından gereklidir. Tanıdan yani problemin sebebi kesinleştirildikten sonra sistemik veya lokal ilaç tedavileriyle, psikolojik terapilerle tedavi ediyoruz. Tedavi protokolümüzle risk faktörlerini azaltıp altta yatan sağlık problemlerini tedavi ederken; aynı zamanda sosyo-kültürel faktörler, ilişki sorunları veya depresyon-kaygı-performans endişesi gibi nedenler için terapiye başvuruyoruz. Eğer problem hayat tarzıyla ilgiliyse, bu değişmeli. Beslenme, egzersiz ve alışkanlıklar çok önemli. Altta yatan hastalıklar da araştırılıp sorun varsa çözümleniyor. Hormon eksikliği söz konusuysa dışarıdan destek verilebilir. İlişki problemleri veya depresyon-kaygı-aşırı stres faktörleri veya başka psiko-sosyal nedenler, terapilerle tedavi edilir. Kadın cinselliğinde sistemik veya lokal ilaç tedavilerinin yanı sıra psiko-sosyal tedaviler, kişisel psikoterapi ve çift terapileri çok önemlidir.
Cinsel isteği neler artırır?
Cinsel isteksizlik yaratacak tüm risk faktörlerinin en aza indirilmesi, cinsel isteği arttırır. Doğru beslenme, aktivite seviyesi, stresi düşük bir yaşam tarzı, sigara-alkol gibi alışkanlıkların düzenlenmesi hormonal dengeyi, damar ve sinir yapılarını etkileyerek cinsel fonksiyonları olumlu etkiler. Bunun yanında kullanılan ilaçlar ve altta yatan hastalıkların da gözden geçirilerek düzenlenmesi ve tedavi edilmesi cinsel isteği artırır. Cinsel bilgi yanlışları ve cinsel tabuların yaygınlığı cinsel isteği azaltabilir. Bu nedenle doğru ve bilimsel cinsel bilgiye sahip olmak çok önemlidir. Kadının kendi cinselliğini doğru anlaması, nelerden hoşlandığını, nelerden zevk almadığını tartması gereklidir. Bundan sonra da partnerinin cinselliğini anlayabilmesi gerekir. Buna "cinsel zeka" denir. Çiftlerin iletişimi, cinsel sağlık için vazgeçilmez unsurdur. Yakınlık, samimiyet, duygusallık ve iletişim, cinsel fonksiyonları olumlu etkiler.
Cinsel sorun yaşayan çiftler daha çok mu aldatıyor?
Cinsel problemler, hem hastalarda hem de partnerlerinde özgüven eksikliği, öfke, endişe, depresyon ve mutsuzluk yaratıyor. Erkekten kaynaklanan problemlerin kadın üzerindeki etkisi, çok önemli bir konu. Çalışmalarımız erkekte sertleşme probleminin, kadında cinsel tatmini neredeyse yarı yarıya azalttığını gösteriyor. Ancak daha önemlisi, erkek cinsel sorun yaşadığında, kadın suçu kendinde arayabiliyor. Kendine güveni azalıyor. "Beni aldatıyor mu?" veya "Beni artık beğenmiyor!" diye düşünebiliyor. Biz bu durumda kadın ve erkeğin oturup birbirlerine samimiyetle hislerini, düşüncelerini anlatmalarını ve çözüm yolunu birlikte aramalarını öneriyoruz. Cinselliği, çiftlerin problemi olarak ele alma taraftarıyız. Böyle bir durum varsa, hastaları eşleriyle dinliyor ve çözüm önerileri getiriyoruz.
Her seferinde orgazm olmak şart mıdır?
Kadınlarda her seferinde orgazm olmak zorunluluk değildir. Bunu zorunluluk gibi gören ve bu beklenti içinde olan kadınlarda bir kere orgazm sorunu oluşursa, bu beklenti nedeniyle performans endişesi yaratabilir. Bu da orgazm sorununu ilerletebilir. Orgazm, cinsel ilişkinin fiziksel, duygusal ve ruhsal tatmin hissini ifade eden bir durumdur. Ancak her seferinde yaşanmasını beklemek yanlış olabilir. İnsanların organik, psikolojik durumu, cinselliğe hazır olmayan ruh hali, iyi konsantre olamama, cinsellik sırasında heyecanlarını yok eden bir olay yaşanması gibi faktörler nedeniyle cinsel ilişki sırasında bazen orgazm yaşanmayabilir. Orgazm olmadığında "Hiç iyi bir cinsellik değildi" anlayışı doğru değildir. Dönemsel olarak bahsettiğimiz faktörler nedeniyle orgazm sorunu yaşanabilir. Ancak problem ısrarlı şekilde devam ediyorsa, tedavi için mutlaka doktora başvurmak gerekir.
Cinsel sorun yaşayan okuyucularımıza vermek İstediğiniz mesajlar neler?
Bu sorunlardan utanmayın, yalnız değilsiniz!
Cinsel sorunların önemli bir sağlık sorunu olduğuna inanın!
Cinsel sorunların tedavisi vardır, mutlaka bu konuda uzman bir hekime başvurun!
İleri yaşlarda bile kaliteli bir cinsellik yaşayabilirsiniz. Yaşla birlikte cinselliğinizde değişimler fark edebilirsiniz. Ancak bunlar cinselliğin bittiği anlamına gelmez.
Sağlık sorunları, psikolojik ve sosyal etkileşimlerle hayat tarzı, cinselliği etkiler.
Cinsellik sadece fiziksel hareketler değil, aynı zamanda sevgi, paylaşma ve güvendir.
Cinsellik, güven kazanmanın ve hayata tutunmanın yoludur.
Cinselliğe dair yanlış İnanışlar var. İşte en sık rastlanan 5 mit:
Cinsel konular tabudur.
Cinsel sorunlar tamamen psikolojiktir.
Cinsel sorunlar yaşlanmanın doğal sonucudur.
Cinsel sorunlar tedavi edilemez.
Kadın ve erkeğin aynı anda tatmin olması gerekir.