1000'e yakın, soyut, akrilik, çizgi, fotoğraf, poster dizayn, heykel çalışması olan Zabcı, gördüğü bir rüya sonrası akademik olarak resim dersleri de almaya karar verdi. O dönem İngilizcesine yeteri kadar güvenmese de Farnham'daki Yaratıcı Sanatlar Üniversitesi'ne (University for the Creative Arts) başvuru yaparak, koşulsuz olarak kabul edildi.
Zabcı, Londra'daki sanat çevrelerinde "The Word is, was, will God" adlı kataloğunu tanıttıktan sonra İstanbul'lu sanatseverlerle buluştu. Bir süreden beri kataloğunu Kozyatağı Bakraç Sanat Galerisi'nde tanıtan Mine Zabcı'nın, birbirinden farklı yaptığı her eserde içsel çıkışlar, insan ve Allah enerjisi rahatlıkla görülebiliyor. Zabcı, her çalışmasının tek ve o ana ait olduğunu belirtti.
Zabcı'nın eserlerini yorumlayan Prof. Gülten İmamoğlu, şöyle diyor:
"Amacına giden yolda sadece tuval resmiyle kalmadığını heykellerine, desenlerine, tasarım ve çok başarılı fotoğraflarına bakarken fark edebiliyorsunuz. Çoğunlukla soğuk renklerin hakim olduğu resimlerinde 'benim rengim' dediği maviyi özgürce kullanılıyor. Bu sahipIenişin ardındaki gizemi resimlerini incelerken fark edebiliyorsunuz. Tanrı sevgisini her fırsatta ifade eden ve fırçasını bu enerji yoğunluğu ekseninde kullanan Zabcı, tamamen içgüdüsel dışavurumlarla resim yapmaktadır. Çoğunluğunda Lirik Soyut Ekspresif tarzın hakim olduğu resimlerin yanı sıra figüratif dönem çalışmalarını da gözlemleyebiliyorsunuz. İçten gelen dürtülerle resim yapan Zabcı 'Farklılıklarla besleniyorum' diyor. Uzun soluklu bir sanat serüveni olacağı o kadar aşikar ki, bu yaşam tarzına dahi yansımış durumda"
Aynı zamanda gazetecilik geçmişi de olan başarılı sanatçı Mine Zabcı, 1993-1996 yılları arasında Hürriyet Gazetesi'nin Londra ofisinde muhabirlik yapmıştı.
mcaturk & dha