Hızlı Büyüyen Yetişkin Çocuklar Nereye Yetişiyorlar?

Nesrin GÖKPINAR

Bazı insanlar hep çocuk kalır, bazı çocuklar, hiç çocuk olmadan yetişkin olurlar.

Yaşının ötesinde olgunlaşan, erken yaşta yetişkin sorumluluğunu yüklenmiş çocuk dünyasının ihtiyaçlarını bastırmış bu ‘’yetişkin çocuklar’’ kimlerdir? Büyüdüklerinde neler yaşarlar, nelere gereksinimleri vardır?

Harp ve yoksulluk gibi nedenler büyükleri çökertir, çocukları hızlı büyütür. Ama hızlı büyümenin nedenleri bunlarla sınırlı değil. Tek çocuk ve ilk çocuklar, ebeveyn yaklaşımları mükemmeliyetçi veya sürekli mantık yürütücü olanlar ve çeşitli nedenlere bağlı olarak ebeveyn boşluğu olan bazı çocuklar, küçük bedenlerinde büyük insanların yükünü taşıyan yetişkinler gibidir.

Tek ya da ilk çocuklar çoğunlukla erken yaşlarda olgunlaşırlar. Buna neden, çevrelerindeki yetişkinlerle sosyalleşmeleridir.

Tek çocuklar, anne ve babayı (veya ön plandaki diğer aile büyüğünü) kendilerine hem örnek alırlar hem arkadaş görürler. Eğer yaş grubuyla okul öncesi oyun oynama, sosyalleşme fırsatı bulamamışlarsa, daha sonra kendi yaşlarında olanlarla arkadaşlık yürütmeleri kolay olmaz. Çünkü yaş grubundan hiç kimse, çevresinde görmeye alıştığı büyükler kadar olgun değildir.

Aynı zamanda yaş grubu da onu aralarına almakta çekimserdir. Aralarında ebeveyn gibi konuşan birinden rahatsız olurlar. Aradaki fark ancak lise/üniversite yıllarında kapanır.

İlk çocuk ise, arkasından gelen kardeşi bir-iki yaş küçük dahi olsa, birden bire ‘’ağabey’’ veya ‘’abla’’ konumunu sahiplenir.  En büyük haksızlık da ‘’Sen idare et kardeşini’’,’’oyuncağını ver, biraz da o oynasın’’ gibi özverilerin beklenmesidir.

Anne-babasının, bazen tüm ailenin ilgisinin bölünmesi yetmiyormuş gibi, elindeki oyuncağı bile vermesi beklenir! ’’Beğenilme’’ ve ‘’iyi çocuk olma’’uğruna istenene uyum gösterir, esas istek ve duygularını bastırır. Küçük kardeşinin ortalarda olmasına ve ‘’şirinliğine’’ karşın geri plana çekilir, kontrollü, ağırbaşlı bir çocuk olur. Kendi seçmediği bir olgunluktur bu…

Toplumumuzda, günlük hayatta haksızlığa isyan eden, aşırı tepki veren insanların geçmişine bakınca, çoğu kez küçük yaşlarda yaşanmış haksızlıklar çıkıyor karşımıza…  Her çocuğun temel ihtiyacı olan koşulsuz kabul ve sevgi eksikliği, kardeşler arası tercih ve çocukluğu yeterince yaşayamamış olmak pek çok kişide kapalı öfkenin temelini oluşturuyor.

Kendinden başka herkese iyi bir ‘’anne’’ veya ‘’baba’’olan yetişkinlerin küçük yaşta anne veya babayı yitirmiş veya yetişkin ebeveyn boşluğunda kendi kendilerine anne-baba olmuş yetkin çocuklar olduğunu görüyoruz.

Özellikle aile problemlerinin yoğun olduğu ailelerde, aile bireylerinin kendi sorunlarından (alkol, şiddet, kronik hastalıklar vb.)çocuğun ihtiyaçlarını, hatta varlığını fark edemedikleri durumlarda bazen çocuklar çok hızlı büyüyor.

Sürekli mantıksal açıklamalarla büyütülen çocuklar da hızlı büyüyen çocuklar arasındadır. Tıpkı mükemmelliyetçi ebeveyn ortamında büyüyen çocukların hata yapmaktan korkmaları gibi, sıkça mantık kullanarak sürekli isteklerini bastıran çocuklar da ‘’hata yapma’’ veya ‘’saçmalama’’ özgürlüğünden yoksun büyürler. Çoğu ileride anne-baba olduklarında çocuklarına ya benzer mantıksal yaklaşımı gösterir, onlardan da yaşlarının üstünde olgunluk beklerler ya da aşırı hoşgörülü ve özgürlükçü olurlar.

Çocuklarınızı “yetişkin” yapmak için acile davranmayan, yetişecekleri bir yer yok. Tek yapmaları gereken çocukluk yapmak… 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.