DR. SERDAR ALPARSLAN- PSK. YASEMİN KALKAVAN / BUGÜN
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Sendromu olan çocukların büyük bir çoğunluğuna teşhis konulmasında okula başladıklarında ortaya çıkan sorunlar katalizör etkisi yapar. Davranış bozuklukları genellikle okulda ortaya çıkar çünkü çocuğunuzdan hayatında ilk kez bir yerde uzun süreler boyunca oturması ve belirli sürelerde bazı işler tamamlaması beklenmektedir.
Gerekli becerilerden yoksun olurlar Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Sendromu olan çocuklar, akademik başarıya ulaşmak için gerekli olan neredeyse tüm becerilerden yoksundurlar; işe başlama, işi bitirme, ders sonlarında yeni derse adapte olabilme, arkadaşlarla geçinme, kurallara uyma, düzenli olarak çalışabilme ve birkaç basamaktan oluşan direktifleri izleyebilme.
Anaokulunda ne gibi sorun olur?
Çocuk eğer anaokuluna giderse, DEH sendromu, kendini çocuğun yerinde hiç oturamaması ve oyunlara katılamaması olarak gösterecektir. İlkokulda çocuğun daha uzun sürelerle dikkatini yoğunlaştırması gereken faaliyetler başlayacaktır. Öğretmenler, yerinde duramayan, çoklukla kalkıp dolaşan, çok konuşan, her lafa atlayan, anlatılan dersi takip etmek yerine sınıfı izleyen, patronluk taslayan ve ders başarısında inişli çıkışlı bir grafik çizen bir öğrenci tanımlayacaklardır.
Öğrenme yetileri gelişemez
Ortaokul ve lise çağlarında, yeniyetmelik çağına erişen çocuklar, biraz durulacak ve artık hiperaktif özellikler göstermeyecekler ama bunun yerine huzursuz ve küstah olacaklardır. Gelişmemiş öğrenme yetileri akademik sorunlara; gelişmemiş sosyal yetenekleri de arkadaş ilişkilerinde sorunlar yaşamalarına yol açacaktır.
DEH sendromu olan çocukların yaklaşık yüzde 50'sine normal sınıflarda eğitim görmek yeterli olacaktır, öğretmenler bu çocukların gereksinimleri hakkında eğitim görmeli ve gerekli kuralları uygulamalıdırlar. Geri kalan yüzde 50 ise okul dışında ek ders almaya gereksinim duyabilir.