Gündüz Vasaf İle Söyleşi

Haber Türk'ten Kürşad Oğuz Psikolog/Yazar Gündüz Vasaf ile Kovid sonrası dünya, psikologların ve psikolojinin durumunu, insan ve toplumun geleceğini konuştu. Söyleşinin ayrıntıları şöyle:

Kürşad Oğuz / Haber Türk


NOT: Bu söyleşi 2020 kasım ayında yapılmıştır.


İnsanın kendisinin şımardığını anlaması hakikaten çok güç bir şey. Çin totaliter bir toplum belki ama Güney Kore değil. O da bu işi halletti. Çin için Batı’da, “Emrediyor adam, istediğini yaptırıyor” diyorlar. Güney Kore öyle değil ama? Henüz ailenin dağılmadığı ülkelerde, aile dayanışması olunca toplumsal sorumluluk da daha fazla oluyor. Çünkü aile varsa komşu da vardır, komşu varsa cemaat de vardır, yardım ve sorumluluk vardır. Sadece Çin değil, Avustralya ve Yeni Zelanda da çok iyi örnekler verdi. Fakat Batı maalesef iyi bir örnek vermiyor. Birinci dalga kalktı, İtalya’dan arkadaşlarım Yunan adalarına tatile gitti. Ki ilk İtalya çarpışmıştı bu salgınla. Oradan İsviçre’ye gittiler. Seyahat halindeler. Şımarıklık bu. Haydi kendini takmıyorsun, başkasını öldürebilirsin.

Bu şımarıklığın sebebi ne? Özgüven mi? Bunlar bir de eğitimli insanlar…


İbn-i Haldun’un bahsettiği “asabiye”nin çözülmesi işte yine. Toplumsal dayanışmanın bitmesi.

Asabiye derken, İbn-i Haldun bir grup bağından bahsediyor.

Toplumu birleştiren doku demek istiyor İbn-i Haldun. O kadar şımardı ki Batı insanı, elektrik kesildiğinde panikliyor. İki gün kahvesini bulamazsa yer yerinden oynamış gibi oluyor. Yani beslenmeye ve bağımlı olmaya çok alıştık. Asıl şundan bahsetmek lâzım. Kapalı ortamda, evde aile birlikte, tabii ki kavgalar artıyor. “Çocuklar okula gitmeli” diyorlar. Ya çocuklar okula gitmeye başlayalı 100 yıl oldu. Daha önce tarlalarda ırgat gibi çalıştırdınız, sanayi devrimi olunca madenlere yolladınız. O zaman para getiriyordu, gelir getiriyordu. Şikâyet etmiyorlardı. Şimdi eğitim sisteminden şikâyet eden anne-babalar, “bu okullar hiçbir şeye yaramıyor” diyenler “oğlumuz kızımız okuldan uzak kalmasın” diyor. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu. Maalesef bu sistem, kapitalizm aileyi dağıttı artık. Anne de baba da çalışmaya mecbur, çocuğuyla beraber olmaya alışık değil, aynı saatte yemek bile yiyemiyorlar. Onun için yan yana gelince ne yapacaklarını şaşırdılar. Çünkü aile artık aile değil. Şımarıklık oradan geliyor. Birey olmaktan, ailenin dağılmasından. Hele çocuklara tahammül yok evde. Ne kadar seviyor olsa da, “ben ne yapacağım bu çocukla” diyor anne babalar. Ben çocuklar için son kölelerimiz diyorum. Onlara isim takıyoruz, din veriyoruz. Bari çocuk 18 yaşına gelince bunlardan vazgeçebilsin. Alınmayalım. Evde çocuğu terbiye etmek istiyorsun. Senin normlarına göre farklı birisi olduğunu görüyordun. Onu keşfetmeye zaman ayıracağına, sen değişeceğine, çocuğunu yeniden tanıyacağına, “bitsin bir an evvel bu korona” diyorsun.

Söyleşinin Devamı için tıklayınız

GÜNDÜZ VASAF KİMDİR?

Liseyi İstanbul Robert Koleji'nde tamamladıktan sonra 1968'de George Washington Üniversitesi'nde psikoloji eğitimi gördü. 1977'de Ankara Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nden doktorasını alan Vassaf, uzun bir süre Ankara Üniversitesi Mediko-Sosyal Merkezi'nde öğrencilere psikolojik danışmanlık yaptı. Uluslararası Psikologlar Konseyi yönetim kurulu üyeliğinde bulunan Gündüz Vassaf, 12 Eylül askeri darbesinden sonra öğretim üyeliği yaptığı Boğaziçi Üniversitesi'nden istifa etti. Türkiye’de Psikologlar Derneği’nin kurucu üyelerinden olmasının yanı sıra 12 Eylül’e kadar Uluslararası Af Örgütü’nün İstanbul Şubesi başkanlığında, Tüm Öğretim Üyeleri Derneği (TÜMÖD) yönetim kurulunda yer aldı. O tarihten sonra Kassel, Marburg ve Bremen üniversitelerinde öğretim üyesi, Kanada McGill Üniversitesi Center for Developing Area Studies’de “konuk” akademisyen, Amsterdam’da Averroes Stichting’de klinik psikolog, Viyana’da Institute für Höhere Studium ve Avrupa Bilim Vakfı’nda da konuk araştırmacı olarak çalıştı. Halen çalışmalarını, Amerika Birleşik Devletleri'nde, doğduğu şehir olan Boston, Massachusetts'de sürdürmektedir.

Yazar, psikoloji alanındaki eserlerinden çok, tarihe farklı bir bakış açısıyla yaklaştığı çalışmalarıyla tanınmaktadır. Radikal gazetesinde Uçmakdere başlığıyla köşe yazıları kaleme almıştır. İnsan, tarih, sosyoloji, popüler kültür konularında her Pazar yayınlanan "Gerçek Orada Bir Yerde" adlı programda Murat Belge ve Şerif Mardin ile birlikte yer aldı.

Kaynak: Wikipedia

Röportaj Haberleri

DEĞİŞİK YÖNLERİYLE BORDERLİNE KİŞİLİK BOZUKLUĞU
Dr. Serap Altekin: Politik ve ekonomik krizler intiharı tetikliyor
Dengeli ve mutlu bir yaşamın sırrı