Psikolog Dr. Feyza Bayraktar, “Sabah tok uyanmak, gün içinde öğün atlayıp onun yerine küçük atıştırmalar yapmak, akşam, gün içinde yenilen miktarın çok daha fazlasını yemek, gece uykudan uyanıp yemek; gece yeme sendromunun belirtileri arasında yer alır” dedi.
Kişinin, geceleri, gün içinde yediği miktardan çok daha fazla yemek yediği ve gece uykudan uyanıp yemek yediği için sabah tok uyandığını ifade eden Dr. Bayraktar, “Çoğu zaman, öğle yemeği saatine kadar kendisini aç hissetmez; hatta öğle yemeği saati geldiği zaman da kendisini aç hissetmediği için öğle yemeğini de küçük atıştırmalarla geçiştirebilir. Akşam eve döndüğünde ise oldukça acıkmış olur ve akşam yemeğinden başlayarak, gece yatana kadar, fiziksel olarak doygunluk hissediyor olmasına rağmen, gün içinde yediği miktarın kat ve kat fazlasını yer. Hatta, daha fazla yiyebilmek için daha geç uyumayı tercih edebilir. Gece yeme probleminin ortaya çıkmasında fizyolojik, psikolojik ve sosyal bir çok sebep olduğu söylenilebilir.
Bu sebepler, kişiden kişiye farklılık gösterebilir. Yalnız, gece yeme problemi olan kişilerin yemek ile ilgili yerleşmiş düşünce kalıpları, gece yemelerinin tetiklenmesi ve devam etmesinde önemli bir etkendir. Örneğin; kişinin karnında şişkinlik hissetmeden ya da o an yemek istediği yiyeceklerin hepsini yemeden uykuya dalamayacağını düşünmesi, kişinin gün içinde yaşadığı stres yaratan durum ve olayların sebep olduğu kaygı hissiyle yemek yemeden baş edemeyeceğine inanması, gece uyandığı zaman bir şeyler atıştırmazsa uykuya dalamayacağı endişesi yaşaması, gece yemelerini tetikleyen sebepler arasında yer alır” diye konuştu.
Gece yeme sendromunun ve uyku bozukluğuna bağlı yeme bozukluğunun birbiri ile sıklıkla karıştırıldığını kaydeden Dr. Bayraktar, “Gece yeme sendromu olan kişiler, gece uyanıp yemek yediklerinin farkındadırlar; fakat uyku bozukluğuna bağlı yeme bozukluğu olan kişiler, gece yemek yediklerinin farkında olmazlar. Gece yediklerini, ancak sabah uyandıkları zaman mutfaktaki yiyecek artıklarını ya da masa üzerinde bıraktıkları yiyecek ambalajlarını gördükleri zaman farkına varırlar. Gece yeme sendromu olan kişiler, uyku bozukluğuna bağlı yeme bozukluğu olan kişilere kıyasla akşamları daha fazla yerler ve kendilerini daha depresif hissederler. Uyku bozukluğuna bağlı yeme bozukluğunda uyurgezerlik görülürken, gece yeme sendromu olan kişilerde uyurgezerlik görülmez” ifadelerini kullandı.
Gece yemelerini ortadan kaldırmak için ilk önce problemi doğru tanımlamak gerektiğini belirten Dr. Bayraktar, “Bunun için de kişinin uyku bozukluğundan kaynaklanan bir yeme bozukluğu mu var, yoksa gece yeme sendromu mu var; bunu ayırt etmek gerekir. Uyku bozukluğuna bağlı yeme bozukluğu için ilk önce uyku bozukluğunun tedavi edilmesi gerekir. Gece yeme problemi, fizyolojik sebeplere mi yoksa psikolojik sebeplere mi dayanıyor; tespit edilmesi gerekir. Bu sebeple de mutlaka bir hekime başvurup gerekli kontrollerin yapılması önemlidir. Gece yeme sendromu olan kişilerin, ilk önce günlük yeme rutinlerini değiştirmeleri gerekir. Gün içinde öğün yememek, günü küçük atıştırmalarla geçirmek, uzun saatler aç kalmak, gece yeme sendromunu kronikleştirdiği için kişinin gün içinde öğün atlamaması, uzun saatler kendisini aç bırakmaması önerilir. Kişinin, kendisine sıkıntı veren duygularla baş edemeyeceğini düşünmesi ve bu yüzden de akşam yemeğinden hemen sonra başlayarak, bu duygulardan kaçınmak için yemek yemeyi araç olarak kullanması, gece uykusunun bölünüp kişinin kendisini mutfakta bulmasına sebep olabilir. Bu davranış, zamanla o kadar otomatikleşir ki kişi ne hissettiğinin farkına bile varamaz.
Bu sebeple de kişinin gün içinde ne hissettiğinin farkında olması, kendisine sıkıntı veren duygulardan kaçınmak yerine, ilk önce duygularını kabul etmesi ve sıkıntı ile baş etmek için hayatında kendisini iyi hissettiren aktivitelere yer vermesi gerekir. Kişinin, kendisini iyi hissedeceği aktiviteleri hayatına katması, uzun vadede genel duygu durumunu olumlu yönde etkileyeceği için ortaya çıkan sıkıntılı durumlarla baş etmesini kolaylaştırır. Böylece, kişinin yemeği araç olarak kullanarak, sıkıntıdan kaçınma ihtiyacı azalır.
Gün içinde uygulanan gevşeme teknikleri de stresle baş etmek için oldukça etkilidir. Kişinin gevşeme tekniklerini uygulamayı öğrenmesi ve düzenli uygulaması da stresle baş etmekte kişiye yardımcı olur. Kişinin gece uyandığı zaman, bir şeyler yemeden tekrar uykuya dalmaya çalışması, bir süre sonra gece uyanıp yeme alışkanlığını ortadan kaldırır. Bu noktada, kişiyi en çok zorlayan, bir şeyler yemeden uykuya dalamayacağı endişesidir. Bir kaç gün uykusuz kalmayı göze almak, gece uyanıp yemek yeme alışkanlığının önünü kesmeye yardımcı olur. Gece yeme sendromunun altında yatan psikolojik sebepler, kişiden kişiye değişebileceği için kişinin gerektiği noktada psikolojik destek almayı da göz ardı etmemesi gerekir” şeklinde konuştu.