İzmir’de yaşayan İlknur Peder, iki kolu ve bir bacağı olmadan dünyaya geldi. Peder, ilkokula başlayacağı yılda engelinden dolayı okula kaydını yaptıramadı. Okumayı ve ayağıyla yazı yazmayı annesinin desteği ile evde öğrenen Peder, ta o yıllarda salondaki koltuğa hayali danışanlarını oturtup psikologculuk oynadı. 18 yaşından sonra ilkokul, ortaokul ve liseyi dışarıdan okuyan, ardından Ege Üniversitesi Psikoloji Bölümünü bitirip psikolog olan Peder, salonda hayali danışanlarını oturttuğu koltukta şimdi gerçek danışanlarına terapi yapıyor. Peder, İzmir Ticaret Odası 31. Sağlık Grubu Komitesi Başkanı olarak da “yeni köprülerin kurulacağı, yeni bir dönemin başlangıcı” olduğunu belirtti.
“Bir ilk gerçekleşti”
İzmir Ticaret Odası 31. Sağlık Grubu Komitesi Başkanı olmaktan gurur duyduğunu ifade eden Peder, “Sanırım bir çok konuda farkındalıklara köprülerin kurulacağı yeni bir dönemin başlagıcı olacak. Genellikle ticaret odalarında bugüne kadar sadece erkekler söz sahibi oldu. Hele de engelli bir kadını ticaret odası komitesinde bugüne kadar görmemiştik. Bizim sağlık komisyonumuz bu anlamda bir ilki gerçekleştirdi” dedi.
Okullar kayıdını yapmadı
Engelli bir kadın olarak eğitim alması ve meslek sahibi olmasının pek de kolay olmadığını vurgulayan Peder, “Eğitim alma hakkımı maalesef kullanamadım, çünkü ilkokul, ortaokul ve liseye gidemedim. Okul yetkilileri, ‘Hem kız çocuğu, hem de engelli. Okuyup da ne yapacak?’ dedikleri için eğitim hayatım başlamadan bitti. Okumayı annem öğretti. Ayağımla yazı yazmayı evde annemle birlikte çalıştık. Evde oturduğum dönemler hep kitap okurdum. 18 yaşından sonra ilkokul, ortaokul ve liseyi dışarıdan bitirdim ve ardından Ege Üniversitesi Psikoloji Bölümünden mezun olarak psikolog oldum” diye konuştu.
O koltuk şimdi ofisinde
Çocukken hep psikolog olma hayali kurduğunu dile getiren Peder, sözlerini şöyle sürdürdü: “Evde kendi kendime psikologculuk oynardım. Salondaki koltuğa hayali danışanlarımı oturtup terapi yapardım. Şimdi o koltuk ofisimde. Bir engelli olarak o kadar garip, anlamsız, yaralayıcı davranışlar görüyorsunuz ki bunları anlayıp başa çıkmak için güçlenmeniz lazım. Herhalde bunun için de ben psikolojiyi seçtim.”
“Tam diye bir şey yoktur”
Herkesin hayat içerisinde farklı farklı engellere sahip olduğunu söyleyen Peder, “Kimimizin etrafındaki insanlarla engelleri var, kimimizin ekonomik engelleri var, kimimizin sosyal, duygusal engelleri var. Çünkü hayatın sistemi böyle. Hep bir şeyler eksiktir. Tam diye bir şey yoktur, her şey ve herkes yarımdır. Bu açıdan baktığımızda hepimiz engelliyiz. Önce beyinlerimizden birbirimizle ilgili bariyerleri kaldırmamız gerekiyor” ifadelerini kullandı.
‘Elim Sende’
İlknur Peder’in mesleği gereği yaptığı seyahatlerde yaşadığı olayları anlatan bir de kitabı bulunuyor. ‘Elim Sende’ isimli kitabı hakkında konuşan Peder, “İşim gereği sıkça seyahat ediyorum. Bu seyahatler esnasında yeni insanlar tanıyor, yeni yerler görüyorsunuz. Bazen çok trajik, bazen de çok mizahi şeylerle karşılaşıyorum. ‘Elim Sende’ ile bu anı ve izlenimlerimi okurlarla paylaştım” dedi.
Kynak:www.iha.com.tr