EMDR, savaş stresi, taciz, doğal afetler veya çocukluk döneminde yaşanan üzücü olaylar gibi rahatsız edici deneyimlerin neden olduğu duygusal sorunlarda kullanılan psikolojik bir yöntem. Ayrıca fobi, performans kaygısı, panik bozukluk, yas, kronik ağrı ve başka sorunların tedavisinde de uygulanıyor. Davranış Bilimleri Entitüsü uzmanları, yöntemi kullandıkları kişilerin migren ve kronik baş ağrılarının azaldığını tespit edince migren hastalarıyla bir çalışma başlattı. Gaziosmanpaşa Hastanesi’nden en şiddetli migren hastalarını kendilerine yönlendirmelerini istediler. 10 hastaya EMDR uyguladılar. Hastalarda atak şiddeti, sıklığı, süresi ve alınan ilaçlarda ciddi düşüşler oldu.
Travma sonrası stres bozukluğunu iyileştirmedeki başarısı birçok araştırmayla kanıtlanan EMDR’in Türkçesi; Göz Hareketleriyle Duyarsızlaştırma ve Yeniden İşleme. Yapılan; geçmişte yaşanan ve güne taşınan bazı olay ve anıları elden geçirmek. Bunların yol açtığı hoş olmayan duygular veya bedensel duyuları zayıflatmak, acı vermeye devam etmesini önlemek. EMDR’de kişi, acı veren anısıyla, güvenli bir ortamda yüz yüze geliyor. Bu şekilde onun üzerine gidebilme ve üstesinden gelmek için harekete geçme cesareti buluyor. Mevcut stres faktörünü tetikleyen uyarana karşı duyarsızlaştırılıyor.
Davranış Bilimleri Enstitüsü’nde, bu tedavi için bir ekip çalışıyor. Nörolog migren tanısı koyuyor. Psikiyatr hastanın tedaviye engel olabilecek başka psikiyatrik sorunlarının olup olmadığına bakıyor. Psikologlar da EMDR’yi uyguluyor. Süreç devam ederken hastaların ilaç tedavisine karışılmıyor.
10 hastanın tümünde işe yaradı
EMRE KONUK (Davranış Bilimleri Enstitüsü Kurucusu): Başı ağrıyanlarla konuşunca, ağrının başladığı süreçte kişinin hayatında travmatik bir olay meydana geldiğini görüyoruz. Ya da bazı birikimlerin etkisiyle baş ağrıları başlıyor. Araştırmamızda 10 migren hastasıyla 8-12 seans görüştük ve tedaviyi uyguladık. 10 hastanın, terapiye başlamadan önce kullandığı toplam ilaç sayısı ayda ortalama 140 adetti. Bu oran üç ayda 20 adete kadar düştü. Acile gitme oranı ise ayda 24’ten 3’e düştü. İlaç alma gereği duymayan hastalarımız var. Bu çalışmamız yurtdışında da ilgiyle karşılandı.
Migren kişilik yapısı mükemmeliyetçi
Baş ağrısı şikayetiyle gelen hastayı muayene ettikten sonra önce ağrının primer mi sekonder mi olduğunu anlıyoruz. Sekonder (ikincil baş ağrısı); gözle görülebilen veya herhangi bir tetikleme (tümör, enfeksiyon gibi) ile ortaya çıkan baş ağrısıdır. Primer baş ağrıları ise migren diye tanımlayabileceğimiz, damar kaynaklı gerilim ağrıları. Bu sınıflamayı yaptıktan sonra uygun tedaviye geçiyoruz. Migren tedavisinin omurgası ilaç tedavisi. Ancak bazen bu yeterli olmuyor. Biz de EMDR için yönlendiriyoruz.
Kafamı duvarlara vurmak isterdim
Özden Uslu (28)- Bankacı: Baş ağrılarım korkunçtu. Kafamı duvara vura vura kanatsam rahatlarım diye düşünüyordum bazen. Günde 5-6 ağrı kesici içiyordum. Ataklarım önce 4-5 günde bire, sonra da 1-2 haftada bire düştü. İlaçları azalttım.
Ayşe Acar (39)- Ev hanımı: İki yıldır ağrıyla yatıp, ağrıyla kalkıyordum. Haftada 5 kutu antidepresan ve ağrı kesici kullanıyordum. Zehirlenmek vs. umurumda değildi. EMDR ile 3 seanstan sonra rahatladım. 1 ayda ilaçları bıraktım.
Kadınlarda 3 kat daha sık görülüyor
Migren en sık rastlanan baş ağrısı türlerinden biri. Yaklaşık her yüz kişiden 10-15’i migrenden çekiyor. Kadınlarda erkeklere göre 3 kat daha sık görülüyor.
Migren ağrısı ortalama 3-72 saat sürüyor. Neden olduğu iş gücü ve üretim kaybı yüksek oranlarda. İlaç tedavileri baş ağrısının azaltılması veya engellenmesine yarasa da bu sadece geçici bir rahatlama sağlıyor. Kişi genellikle ağrıları hayatı boyunca çekiyor. Ayrıca düzenli ilaç kullanmanın uygun olmadığı hastalar da var. İlaç tedavisine cevap vermeyenler, hamileler, hamile kalmayı planlayanlar, emzirenler, aşırı ilaç kullanımından dolayı baş ağrıları daha da artanlar gibi... EMDR onlar için de bir alternatif.
Mesude ERŞEN / Hürriyet Cumartesi