ANKA - Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından Nisan 2007 itibariyle uygulamaya konan söz konusu işlemin yasaya aykırı olduğu gerekçesi ile açılan davada, 19 Aralık 2007 Çarşamba günü öğleden sonra başlayan Kurban Bayramı’nın bulunduğu haftada, yarım hafta mesai yapıldığı hatırlatıldı. Dava gerekçesinde, ek ders hesaplanmasında ise ek ders ücretlerinin tam hafta olarak kesildiği bildirilirken şöyle denildi:
“Tam haftalarda maaş karşılığı girilmesi gereken ders saati olan sınıf öğretmenlerine 18 saat dersi öncelikle bayram haftasının girilen toplam ders saati sayısından çıkararak ek ders saati ücreti saati bulmaktadır. Örneğin; günlük 6 saat derse giren bir sınıf öğretmeni Kurban Bayramı haftasında toplam 15 saat derse girmiştir. Davalı idarenin yaptığı hesaba göre, yarım haftanın maaş karşılığı ders hesabını sanki hafta tam gibi 18 saat kabul ederek 18-18 = 00 ücret ödemiştir. Halbuki yarım haftanın maaş karşılığı ders saati 18:2 = 9 saat olmalıdır Ve o yarım hafta 15 saat derse giren bir öğretmene 15-9=6 saat ek ders ücreti ödenmeliydi. Ancak davalı idare ek ders ücreti ödememiştir.”
DEVLET VATANDAŞLARIN VERİMİ İÇİN GEREKLİ ÖNLEMLERİ ALMALI
Gerekçede, Anayasa gereği, devletin ailenin ve vatandaşların; toplumsal yaşantıları ve çalışma hayatında daha verimli ve etkin çalışmaları için gerekli olan önlemleri alması gerektiğine değinilirken, “Bu konuda Anayasamız dışında kanunlarda da birçok hüküm bulunmaktadır” denildi. Söz konusu hakların uygulayıcısı olan MEB’in yetkili kamu görevlilerinin de takdir yetkisinin söz konusu olduğu durumlarda kamu yararını göz önünde bulundurarak işlem yapması gerektiği bildirilen gerekçede, “Bütün idari işlemlerin nihai amacı kamu yararıdır. Kamu yararı amacı idari işlemler için genel ve değişmezdir” ifadesine yer verilerek, söz konusu mağduriyetin giderilmesi istendi.