Duygusal Eğitim Şiddetten Arındırır

MEB'in eğitimde yeni yaklaşımını uzmanlar değerlendirdi. Nörolog Dr. Madi duygusal eğitimi destekliyor ancak çabaları eksik buluyor. Prof. Keskin'e göre uygulama değişmedi...

Ömür EMLİK / ANKARA

Özel Okullar Birliği tarafından geçen hafta Antalya'da düzenlenen 'Eğitim ve Beyin' konulu sempozyumda da masaya yatırılan, Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) yeni eğitim stratejisi konunun uzmanlarınca da tartışılıyor. Eğitimde ezberi ön plana alan davranışçı yaklaşım yerine, öğrenmeyi esas alan 'yapılandırıcı yaklaşım' olarak da adlandırılan yeni sisteme hem övgü, hem de eleştiri geldi. Eğitimde beynin rolü ve eğitimin yeniden şekillendirilmesi üzerine çalışan bilim insanları, yeni sistemin eksiklerini değerlendirdiler.

AMAÇ DOĞRU ÇABA EKSİK

MEB'in okul öncesi eğitim programını psikolog ve psikolojik danışmanlardan oluşan 4 kişilik bir ekiple inceleyen Nöroloji uzmanı Dr. Bülent Madi, çabaların olumlu fakat eksik olduğunu söyledi. Okul öncesi müfredatı amaç ve kazanımlar çerçevesinde inceleyen Dr. Madi, 266 maddede 2 bin 222 sonuca ulaştıklarını ifade etti. Müfredatın bilişsel kazanımları ön plana alırken duygusal kazanımlara yeterli önemi vermediğine dikkat çeken Madi, eğitimde teknoloji kullanılmasının sınırlarının da doğru şekilde belirlenmesi gerektiğini vurguladı. 'Müfredatta duygusal eğitime gerektiği kadar yer verilmezse sonuç şiddet toplumunun oluşmasıdır' diyen Madi, program metnindeki anlam bozukluklarının da uygulamada sorunlar çıkarabileceğini söyledi.

MÜFREDAT UYUM SAĞLAMIYOR

Çocuk Nörolojisi alanında çalışan İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sabiha Paktuna Keskin ise MEB'in müfredat değişiklikleriyle ilgili yöneliminin doğru olduğunu fakat uygulamada hatalar yapıldığını söyledi. 30 yılı aşkın bir süredir eğitim ve beyin konusu üzerine çalışan Prof. Dr. Keskin, eğitimin beynin gelişimine göre belirli aşamalara göre şekillendirilmesi gerektiğini fakat uygulanan müfredatın bu esaslara uyum sağlamadığını kaydetti. Eğitim sisteminin beynin gelişim esaslarıyla dengeli olarak hazırlanmadığı değerlendirmesinde bulunan Keskin, 'Müfredat değişmiş olsa da uygulama değişmemiştir' diye konuştu.

DOZU KAÇIRILMAMALI

Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sirel Karakaş da 30 yılı aşkın süredir savunduğu nörobilişsel yaklaşımın sempozyumlarda tartışılmasını sevinçle karşıladıklarını belirterek şunları söyledi: 'Çocukları merkeze alan yapılandırmacı yaklaşıma geçilmesi çok önemli bir tutum değişikliğidir. Ama bunun dozunu da kaçırmamak lazım. Bunun sonu çocuk bilgiyi kendisi bulsuna kadar gidebilir. Dolayısıyla çocuk bilgiyi kendisi bulmalı, bilgiyle etkileşmeli ama bir denetim mekanizmasının da olması lazım. Konuyla ilgili çalışan bazı kişilerin bu yöne meylettiklerini görüyoruz.

AA

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Psikoloji Haberleri