Dünya Sağlık Örgütü'ne göre, dünya genelinde yüz milyonlarca kişi ruhsal, sinirsel ya da madde bağımlılığından kaynaklanan rahatsızlık yaşıyor.
Ancak bu hastalıkların çoğunluğu tedavi edilmiyor.
Dünya nüfusunun dörtte birinin, yaşamının bir noktasında, herhangi bir ruh veya sinir hastalığına yakalanacağı tahmini yapılıyor.
Bu rahatsızlığın türü depresyon da olabilir, şizofreni, sara ya da bunama da.
Çok farklı türden hastalıklar bunlar tabii.
Ancak ortak bir noktaları var: Tamamen fiziksel kaynaklı olan hastalıkların aksine, ruh hastalıkları, gerektiği gibi tedavi edilmiyor.
Dünya Sağlık Örgütü akıl sağlığı uzmanı Dr. Shekhar Saxena, "düşük ve orta gelir grubundaki ülkelerde bu tür rahatsızlıkları bulunan insanların nerdeyse 75'inin tedavi imkanı bulamadığını" söylüyor.
Örgütün açıklamasında göre, bu ihmalin nedenleri karmaşık.
Ruh hastalıkları çok belirgin olmayabiliyor. Bu türden rahatsızlıkları bulunanların dışlanma ihtimali de var.
Ayrıca çok sayıda kişi de tedavi görme konusunda isteksiz.
Ama Dünya Sağlık Örgütü'ne göre, bütün bu faktörler arasında en önemlisi, çoğu ülkede yeterli ve iyi kalitede tedavi imkanının bulunmaması.
Buna göre düşük ve orta gelir grubundaki ülkeler, sağlığa ayırdıkları bütçenin yüzde birinden daha azını ruh hastalıklarının tedavisine yönlendiriyor.
İşte WHO'nun bugün açıklayacağı yeni eylem planı da, bu alanda ilerleme kaydedilmesini teşvik edecek.
Planda yer verilen en öncelikli noktalarsa, depresyon, şizofreni, bunama ve madde bağımlılığına bağlı rahatsızlıkların teşhisi ve etkili bir biçimde tedavi edilmesi.