Depresyonun sık rastlanan, zayıflıkla ilgisi olmayan, utanılmaması gereken, tedavi edilebilir bir rahatsızlık olduğunu vurgulayan Dr. Çekem, "Depresyon, kişide kalıtımsal, çevresel ya da hormonal bozukluklar sonrasında çökkünlük duygularının yerleştiği ve yaşamı normal bir biçimde sürdürmeyi olanaksız kılacak kadar uzun süren ciddi bir hastalıktır.'' dedi. Depresyonun belirtileri, kendini üzgün ya da boşlukta hissetme, ilgi azalması ya da zevk alamama, iştah değişiklikleri, uyku bozuklukları, huzursuzluk ya da ağırlaşma, yorgunluk ve enerji kaybı, değersizlik ya da suçluluk duyguları, düşünceleri yoğunlaştıramama ya da kararsızlık ve tekrarlayan ölüm düşünceleri şeklinde görülüyor.
Depresyonda, ailenin genel atmosferinin daha karamsar ve olumsuz hale gelebileceğini ifade eden Dr. Çekem, "Kişinin aile bireyleri ile ilişkileri bozulabilir. Evdeki anlaşmazlık, tartışma ve sıkıntıların artmasına, ailenin sosyal aktivitelerinin azalmasına neden olabilir. Çocuklarda ise aile içindeki gerilim ve sıkıntılardan dolayı kaygı belirtilerinin oluşmasına, tırnak yeme, altını ıslatmaya veya kirletmeye başlama, kekeleme, tik bozuklukları, uyku ve iştah bozukluklarına yol açabilir.'' diye konuştu. ZAMAN