Çocukluk Dönemindeki Şiddet, Rolleri Belirliyor

Uzmanlar çocukluk döneminde şiddete maruz kalmanın erişkinlikte erkeklerin şiddet uygulayıcı, kadınların ise kurban rolünü almalarına yol açtığını bildiriyor.
Kocaeli Üniversitesi (KOÜ) Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Tamer Aker, çocukluk döneminde şiddete maruz kalmanın erişkinlikte erkeklerin şiddet uygulayıcı, kadınların ise kurban rolünü almalarına yol açtığını bildirdi. 

Prof. Dr. Aker, AA muhabirine yaptığı açıklamada, çocukların kimi zaman şiddetin ilk hedefi, kimi zaman ise şiddete itilmiş bireyler olarak toplumun karşısına çıktığını söyledi. 

Araştırmaların 10-16 yaşındaki çocukların yaklaşık yarısının yaşamları boyunca en az bir kez şiddete maruz kaldıklarını ya da şiddet davranışında bulunduklarını ortaya koyduğunu anlatan Prof. Dr. Aker, şunları kaydetti: 

''Aslında hiçbir çocuk şiddetten korunamamaktadır. Özellikle yaşam deneyimlerinin kısıtlı olduğu, bilişsel ve duygusal açıdan olgunlaşmanın sürdüğü çocukluk dönemi, olası sonuçlar açısından daha hassas bir dönemdir. Önemli bir halk sağlığı sorunu olarak da ele alınması gereken şiddet, çocuklarda ciddi psikiyatri bozuklukların gelişimi açısından önemli etken olarak gösterilmektedir. Çocuk şiddetle karşı karşıya kaldıkça şiddetin doğallığını içselleştirir ve toplumsal düzenini böyle algılamaya başlar. Şiddet uygulayanların belirlediği rolü benimser. Çocukluk döneminde şiddete maruz kalmak erişkinlikte erkeklerin şiddet uygulayıcı, kadınların ise kurban rolünü almalarına yol açar. Kendilerini ifade etme biçimi olarak yok etmeyi, kavgayı, savaşı, öfkeyi ve yıkıcılığı seçerler.'' 

-''Şiddete maruz kalan çocuk, güvensiz bir yapıda olur''-

Prof. Dr. Aker, şiddete maruz kalmanın ya da tanık olmanın çocuklarda şiddete toleransa ya da şiddeti daha fazla kullanmaya yol açtığına işaret ederek, şunları söyledi: 

''Şiddete maruz kalan çocuk, korku dolu ve güvensiz bir yapıda olur. Bunlar fark edilmez ve önlem alınmaz ise ciddi ruhsal bozukluklarla sonuçlanır. Bu nedenle çocukların ruhsal sağlık ihtiyaçları bilinmeli, gerekli iyileştirici yaklaşımlar yapılmalıdır. Çocuklara karşı kötü muamele, şiddetle mücadele etmek, koruyucu ve önleyici önlemler almak yaşam boyu ortaya çıkabilecek ruhsal ve davranışsal sorunları da azaltacaktır.'' 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Psikoloji Haberleri