Babaları tarafından sevilen çocuklar, genelde duygusal açıdan daha dengeli, daha az öfkelenen, benlik algıları daha yüksek ve dünyaya pozitif bir bakış açısı geliştiren çocuklardır.
Baba çocuk ilişkisini araştıran uzmanlar; bir babanın, çocuğuna verebileceği en önemli armağanın sevgi ile şefkat olduğunu ve baba şefkatinin; depresyon, madde bağımlılığı ve davranış sorunlarına karşı en iyi önlem olduğunu belirtmektedirler.
Anneye düşen rolün babanınkinden ayrıldığı durumlar vardır. Bu gibi durumlarda anne ve baba birbirinin yerini tutamazlar. Yetişmekte olan bir çocuğun örnek alabileceği bir "kadın", bir de "erkek" modele ihtiyacı vardır. Anne veya baba, bu rollerin ikisini birden oynayamaz.
Çocuk yetiştirirken, sadece babaların yapabileceği bir takım şeyler vardır ki, baba bunu yerine getirmezse anne ne kadar iyi bir anne olursa olsun bu görevin üstesinden tam anlamıyla gelemez.
Babanın; bebeğiyle birlikte olması, çocuğuna dokunması, konuşması, oynaması, çocuğuyla ilgili çeşitli kararlara aktif olarak katılması çocuğuyla arasında sıkı bir ilişkinin doğmasına yol açar. Bu da daha sonraki baba - çocuk ilişkisi için çok önemlidir. Baba yoksunluğu durumlarında ise aile bireylerinden, dede amca dayı gibi kişilerin çocukla zaman geçirip model oluşturmaları yararlı olacaktır.
Babalarından ilgi gören çocuklar kendi duygularını daha iyi düzenlerler. Bu çocuklar ayrıca, babaları yaşamlarında etkin olmayan çocuklara göre hem toplumsal becerilerini daha iyi sergilerler hem de okulda daha başarı olurlar.
Babalar, genellikle annelere oranla çocuğun bağımsız davranmasını, çevreyi keşfetmesini daha fazla cesaretlendiren bir tutum içindedirler. Bu, çocuğun zekâsını olumlu yönde etkiler. Babalar çocuklarıyla Oyun oynarken ve etkileşimde bulunurlarken kendilerine özgü bir yöntem kullanırlar. Hayal kırıklıklarıyla baş etmeyi özendirir ve becerilerini geliştirmelerine izin verirler.
Babasıyla yakın ve nitelikli bir ilişkiye sahip çocukların okul başarısı ve zihinsel gelişiminin olumlu etkilendiği tespit edilmiştir.
Babanın en önemli rollerinden biri de çocuğun psikoseksüel gelişimi üzerindeki etkileridir. Babanın aile içindeki tavrı ve çocuğu ile kurduğu yakın, açık, güvenli ilişki; özellikle erkek çocuğun baba ile özdeşimini kolaylaştırmakta ve kendi cinsiyet rolünü geliştirmesine yardımcı olmaktadır.
Aynı şekilde kız çocukları için de babanın rolü, çocuğun karşı cinsi anlaması ve kendine güven geliştirebilmesi açısından önem taşımaktadır. Yetersiz baba modeli, kız çocuklarını özellikle ergenlik döneminde etkilemekte ve bu dönemin sıkıntılarının şiddetli yaşanmasına neden olmaktadır.