Günümüzde devlet tarafından çalışan annelerin iş hayatında desteklenmesi için pek çok çalışmanın yapıldığı ifade ediliyor. Bu süreç içerisinde ekonomik ve sosyal açıdan pozitif ayrımcılık tanınan kadınların daha iyi şartlarda çalışmaları amaçlanıyor. Çalışma yapılırken aynı zamanda çocuklarıyla yeteri kadar ilgilenmeleri ve ailesel anlamda sorun yaşamamaları için çeşitli izinler ve esneklikler sağlanıyor.
Verilen desteklerle birlikte son yıllarda çalışan anne sayısının arttığı tespit edilmişti. Ancak annelik psikolojisi çok farklı çalıştığı için bu anlamda kişilerin aile bütçesine katkı sağlamak adına çocuklarından ayrı kaldıklarını düşünüyorlar. Pek çok annenin çocuklarına yeteri kadar bakamadıkları ve ilgilenemedikleri gerekçesiyle psikolojik bir bunalım ,çerisine giriyorlar. Bu süreç hem çalışma verimlerini olumsuz anlamda etkiliyor. Hem de evdeki düzenlerini bozuyor. Birçok kadının sırf bu nedenden dolayı bunalım yaşadıkları ve depresyona girdikleri ortaya çıkmıştır.
Çalışan Anne Psikolojisi Nasıldır?
Günümüzde meydana gelen ekonomik sıkıntılarla başa çıkmak ve bu sıkıntılar çerçevesinde aile bütçesine katkı sağlamak için kadınlar çalışma hayatında eskisinden daha aktif oluyorlar. Aynı zamanda yaşam standartlarını korumak ya da yükseltmek adına da pek çok kadının işin severek yaptıkları biliniyor. Eski dönemlere göre kadınların çalışma hayatı içerisinde çok daha aktif bir konumda olmaları son derece olumlu bir adım olarak değerlendiriliyor.
Kadınlar çalışma hayatı içerisinde sosyal yaşama katılmak, çevre edinmek, mesleklerine olan ilgi ve sevgileri ile kendi becerilerini geliştirmek adına aktif olmaktan son derece memnun olduklarını ifade ediyorlar. Çalışan anneleri olumsuz yönde etkileyen ve psikolojik anlamda sorunlar yaşamalarına neden olan bazı süreçler bulunur. Bu süreçler arasında suçluluk duygusu ilk sırayı alıyor. Pek çok anne çocuğunu evde bırakıp gün boyu çalışmaya gittiği ve çocuğu ile yeterince ilgilenemediği için kendisini suçlar. Pek çok kadın iyi bir anne olmadığını ve çocuğu ile zaman geçiremediğinden yakınır. Bu durum psikolojinin etkilenmesi açısından son derece önemlidir.
Yine çalışma hayatında aktif olan kadınlar gün boyu başarılı olmak ve iyi iş çıkarmak için büyük bir enerji sarf ederler. Bunun yanı sıra eve geldikleri zaman ayrı kaldıkları süreci telafi etmek ve çocuklarıyla daha fazla zaman geçirmek için ayrı bir mesai yaparlar. Bu durum aşırı sorumluluk yüklemesine ve kişinin hem zihinsel hem de bedensel anlamda büyük bir yorgunluk yaşamasına neden olmaktadır. Zaman içerisinde bu yorgunluk depresyona ve fiziksel bazı hastalıklara neden olabilir.
Çocuklarıyla ilgilenecek ve her türlü sorumluluğu alabilecek iyi bir bakıcı bulmak sanıldığından çok daha zordur. Pek çok kadın işteyken aklının kalmayacağı ve çocuklarına hem ruhsal hem de fiziksel anlamda iyi davranacak bir bakıcı bulmak ister. Bu arayış son derece yorucudur.
Çalışan Anne Psikolojisiyle Nasıl Başa Çıkılır?
Bu olumsuz ruh halinden kurtulamayan pek çok kadın çalıştıkları işten ayrılıyorlar. sonrasında ise büyük bir pişmanlık yaşıyorlar. Çocuklarına yeteri kadar iyi bir gelecek sunamama kaygısı ilerleyen yıllarda yeni bir depresif ruh halinin oluşmasına neden oluyor. Böyle durumlarda çalışan anne psikolojisinden sıyrılmak son derece önemlidir.
Çocukların ve ailenin geleceği için çalıştığını unutmayan kadınlar işlerine daha büyük bir sorumluluk ile sarılıyorlar. Çocuklarla çok zaman geçirmenin değil aslında kaliteli zaman geçirmenin önemli olduğu bilincine sahip olmak gerekiyor. Kadınların sadece çocuklarından ibaret olmadığı ve kendi sosyal yaşamları içinde istedikleri işi yapmalarının önemini kavramaları bu psikolojiden kurtulmaları için etkili olabilir. Kendisini iyi hissetmeyen kişilerin ise uzman bir doktordan psikolojik destek almaları önerilir.