Metabolik sendrom için, hareketsiz yaşam ve dengesiz beslenme sonucu başlayan, çağımızın salgın bir hastalığıdır demek hiç de abartı olmaz. Ülkemizde de çok sık karşılaştığımız bir sağlık problemi olan metabolik sendrom, kalp ve damar hastalıkları, yüksek tansiyon, karaciğer yağlanması ve şeker hastalığına yol açan ve artıran bir sorun
Metabolik Sendrom Araştırma Grubu’nun yaptığı çalışmaya göre ülkemizdeki metabolik sendrom sıklığı ortalama yüzde 33,8 olarak bulunmuştur. Bu verilere göre 20 yaş üstü nüfusun 3’te biri metabolik sendromlu. Bu araştırmada ulaşılan diğer önemli bir sonuç, kadınların erkeklere oranla daha fazla risk altında olması.
Metabolik sendromda beslenme yaklaşımı
Ağırlık kaybı programlarında amaç, hızlıca ideal vücut ağırlığına ulaşmaktan çok o sıradaki vücut ağırlığının yüzde 5 - 10’unun 3 - 6 ay içinde azaltılması ve kalıcı davranış değişikliğini gerçekleştirmek olmalıdır.
Belirtileri
Bel çevresinde genişleme;
Yeni kriterlere göre, önceden kadınlarda 88 cm, erkeklerde 102 cm olan değerler, kadın için 80 erkek içinse 94 cm’e çekildi.
Yüksek tansiyon;
İstenilen değer 130/85 mmHg
Yüksek kolesterol;
200 mg/dL Normal ve/veya olması istenen 200- 239 mg/dL
Sınırda ve yüksek
240 mg/dL Yüksek
İyi kolesterol (HDL kolesterol)ün düşük olması;
40 mg/dL Erkek için istenen HDL kolesterol (iyi kolesterol) değeri
50 mg/dL Kadın için istenen HDL kolesterol (iyi kolesterol) değeri
Kötü kolesterolün yüksek olması (LDL kolesterol)
100 mg/dL LDL kolesterol (kötü kolesterol) için istenen değer
Trigliserid; > / = 150 mg/dL
Açlık kan şekeri; > 110 mg/dL
Risk faktörlerinden en az üçü varsa metabolik sendromdan bahsedilir.
Nasıl önleyebiliriz?
Metabolik sendromun önlenebilmesindeki tek ve en önemli yol, 'Yaşam tarzı değişikliği’ dir.
Haftada en az 3 gün ortalama 40 dakika yapılan fiziksel aktivite kilo kontrolüne destek olarak metabolik sendroma karşı koruyucu etki yaratır.
Dengeli beslenin, yoğun stresli ortamlardan uzak durun.
Düzenli sağlık muayenesi koruyucu etkisinden dolayı önemli.
Dilara Koçak
Milliyet