Denetimli serbestlik, bağımlıları uyuşturucu batağından kurtarmıyor
Uyuşturucu sebebiyle gözaltına alınan ünlülerin sayısındaki artış, özellikle genç nesli tehdit eden bu soruna dikkatleri çekti. Uyuşturucu kullananlar, tedavi sözü verdiğinde 'denetimli serbestlik' uygulaması kapsamında AMATEM'lere yönlendiriliyor. Ancak bu alandaki merkez ve psikiyatri uzmanı sayısındaki eksiklik, hastayı bağımlılıktan kurtaramıyor. Uzmanlar, merkez ve psikiyatrist sayısının artırılmasını öneriyor.
Tarkan'ın uyuşturucudan gözaltına alınmasıyla gündeme gelen 'denetimli serbestlik' uygulaması, merkez ve psikiyatri uzmanı yetersizliğinden dolayı sıkıntılı işliyor. Uyuşturucu kullananlar, tedavi olacağına dair söz verdiği takdirde kanundaki 'denetimli serbestlik' ilkesinden yararlanıyor. Mahkeme kararıyla kişileri uyuşturucu bağımlılığından kurtarmak için açılan tedavi merkezlerinde, yoğunluktan dolayı çoğu kez sadece kan ve idrar tahlili yapılabiliyor. Kişiyi tedavi olmaya ikna etmeye yönelik psikiyatrik destek ve tedavi imkanı yeterince sağlanamıyor. İstanbul Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi bünyesinde bulunan 'denetimli serbestlik polikliniği'ne günde ortalama 150-200 hasta gelmesi yoğunluğu gözler önüne sererken, merkezde sadece birkaç psikiyatri uzmanının çalışması da alandaki eleman eksikliğini ortaya koyuyor. Türkiye'de toplam bin 600 psikiyatri uzmanının sadece 600'ü devlette çalışıyor. Bunların çoğu da bağımlılıktan ziyade psikiyatrik rahatsızlıklarla ilgileniyor.
Türkiye'de uyuşturucu suçlarında denetimli serbestlik 2006 yılında başladı. 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'a göre uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanan kişi hakkında, 'tedavi ve denetimli serbestlik' önlemi alınabiliyor. Mahkeme kararıyla zorunlu tedavi kararı alan kişiye bir rehber atanıyor. Söz konusu kişiye rehberlik edecek uzman, kişiyi uyuşturucu veya uyarıcı maddenin kullanılmasının etki ve sonuçları hakkında bilgilendiriyor, aynı zamanda kişinin gelişimi ve davranışları hakkında üçer aylık sürelerle rapor düzenleyerek hakime veriyor. Rehber, hastayı bir yıl boyunca gözlemliyor. Bu süreçte kişi bağımlılıktan kurtulmak için AMATEM (Amatem-Alkol-Madde Bağımlılığı Araştırma, Tedavi ve Eğitim Merkezi) bünyesinde kurulan denetimli serbestlik polikliniklerine yönlendiriliyor. Kişiler burada önce ayakta tedavi ediliyor. Ayakta tedaviye uyum gösteremeyenler, motivasyonları yok ise ilgili yere bildiriliyor. Eğer tedavi motivasyonları var ve kendisi de talep ediyorsa yatarak tedaviye devam ediliyor.
Uzmanlar bu şekilde tedavinin tam anlamıyla uygulanması için merkez sayılarının ve özellikle bu alanda çalışan psikiyatri uzman sayısının artması gerektiğine dikkat çekiyor. Büyük şehirlerdeki merkezlerde yoğunluğu artıran temel faktörlerden birinin de taşradaki denetimli serbestlik hastalarıyla ilgilenen psikiyatristlerin hastayı direkt buralara sevk etmesi olarak gösteriliyor. Diğer yandan cezaevlerinde başka suçtan yatan ve uyuşturucu bağımlısı olan kişiler de tedavi için AMATEM'lere gönderiliyor. Bu da yoğunluğu artıran bir diğer faktör olarak dikkat çekiyor.
Üniversiteler taşın altına elini koymalı
Türkiye genelinde 20 tane AMATEM hizmet veriyor. Bunlardan 19'unda denetimli serbestlik uygulanıyor. Ancak merkez ve uzman sayısındaki eksiklik sebebiyle uyuşturucu bağımlılarıyla yeterince ilgilenilemiyor. Üniversitelerin psikiyatri bölümlerinin sisteme girmemesi de AMATEM'lerdeki yoğunluğu artırıyor. Madde bağımlılığı merkezlerinin riskli olması sebebiyle sağlık personelinin çalışmak istemediği belirtiliyor. Sağlık Bakanlığı, bu sıkıntıları ortadan kaldırmak için hem merkez sayısını artırmayı hem de personelin özlük haklarını iyileştirmeyi planlıyor. Buna göre Türkiye'nin değişik yerlerinde 20 psikiyatri hastanesi ve bünyesinde AMATEM'ler açılacak. Yeni merkezlerde denetimli serbestlik poliklinikleri de kurulacak. Bu arada geçtiğimiz günlerde Bursa ve Gaziantep'te AMATEM açıldı. Uzmanlar yeni merkezlerde psikiyatristlere ihtiyaç duyulacağına işaret ederek, bu alanda daha fazla uzman yetiştirilmesini istiyor. Özel sağlık kuruluşlarının sisteme sokulması da öneriliyor.
Yatak ve uzman sayısı az
Almanya'da 70 bin psikiyatri yatağı bulunurken, Türkiye'de sadece 7 bin 500 civarında. Türkiye'de 1.600 psikiyatri uzmanı çalışırken bunun sadece 600'ü devlet hastanelerinde görev yapıyor. Geri kalan uzmanlar ise üniversite ve özel hastaneler bünyesinde çalışıyor. Ayrıca Türkiye'de sadece 150 çocuk psikiyatri uzmanı bulunuyor.
ZAMAN / ÇAĞLAR AVCI