Bağımlıkla Cinsiyet Arasında İlişki Varmı?

‘Haz molekülü’ olarak adlandırılan dopamin, beynin striatum isimli bölgesinden salıverilir ve keyif verici her şeyin ödülüdür. Dopamin, madde kullanımıyla da yakından ilişkili...

‘Haz molekülü’ olarak adlandırılan dopamin, beynin striatum isimli bölgesinden salıverilir ve keyif verici her şeyin ödülüdür. Dopamin, madde kullanımıyla da yakından ilişkili... Öyle ki dopamin düzeyini yüksek tutma çabası aslında bağımlılığı pekiştiren bir tutum...

Erkeklerde ‘uyarıcı’ kullanımının kadınlara göre yüzde 50-200 oranında daha fazla miktarda dopamin salıverilmesine neden olduğunu belirleyen uzmanlar, bunun bağımlıların neden daha çok erkekler arasından çıktığını da açıkladığını belirtiyor.

Yasadışı maddeler söz konusu olduğunda cinsiyetler arası farklılık belirgin hale gelmektedir. Erkeklerin metamfetamin gibi uyarıcılara bağımlılık oranlarının, bu nedenle de metamfetaminle ilişkili beyin hasarı yaşama oranlarının daha yüksek olduğu bilinmektedir. Yakın zamanda yapılan bir çalışmada erkeklerde amfetamin kullanımının kadınlara göre 3 kat daha fazla miktarda dopamin salıverilmesine neden olduğu belirlenmiştir. Bu bulgunun, Parkinson hastalığı ve şizofreni dahil dopamin salıverilmesi ile ilişkili tüm hastalıklarda cinsiyetler arasındaki farklılığın açıklanmasında ve cinsiyete özgü tedavi yöntemlerinin geliştirilmesinde faydalı olacağı düşünülmektedir.

Sıklıkla “haz molekülü” olarak adlandırılan dopamin, beynin striatum isimli bölgesinden salıverilir ve bir parça çikolata yemekten sevişmeye kadar keyif verici her şeyin ödülüdür. Madde kullanımlarıyla da yakında ilişkilidir, öyle ki dopamin düzeyini yüksek tutma çabası aslında bağımlılığı pekiştiren tutumdur. Geçmişte yapılan çalışmalarda erkek farelerde amfetamin enjeksiyonunun ardından dişi farelere göre daha fazla dopamin salıverdiği gösterilmiştir. Bu veriyi insanlarda test etmek için Johns Hopkins Üniversitesi’nden nöroendokrinolog Gary Wand ve meslektaşları madde bağımlılığı ya da başka bir psikiyatrik hastalığı bulunmayan 28 erkek ve 15 kadın üzerinde bir araştırma yapmışlardır.

YOĞUNLUK FARKI YOK

Çalışmanın başlangıcında radyoaktif bir madde aracılığıyla katılımcıların beyinlerindeki dopamin reseptör yoğunluğu belirlenmiş ve her iki cins arasında reseptör yoğunluğu açısından bir fark bulunmadığı bildirilmiştir. Sonrasında yasadışı uyarıcılarda bulunduğu bilinen miktarda bir doz amfetamin enjekte edilmiştir. Enjeksiyon sonrasında erkek katılımcıların striatum bölgesinin üç ya da dört alanında aşırı miktarda dopamin salıverildiği belirlenmiştir.

Biological Psychiatry dergisinin 2006 Mayıs sayısında yayımlanan araştırma sonuçlarına göre, erkeklerde salıverilen ortalama dopamin miktarı kadınlardaki ortalama miktardan yüzde 50-200 oranında fazlalık göstermektedir. Ayrıca hazırlanan bir puanlama tablosunda erkeklerin amfetaminin pozitif etkilerine ilişkin daha yüksek puanlarda bildirimde bulunduğu görülmüştür. Wand, salıverilen dopamin miktarı arttıkça madde kullanımı davranışına ilişkin pekiştirmenin de daha çok güçlendiğini söylemektedir. Araştırma amfetamin bağımlılarının neden daha çok erkekler arasından çıktığına da açıklama sunmaktadır. Wand striatumun Parkinson hastalığı, şizofreni, Tourette sendromu ve erkelerin daha çok etkilendiğinin bilindiği daha başka hastalıklarda da rol aldığına dikkat çekmektedir. Dopamin salıverilmesindeki farklılığın bu hastalıklarda görülen farklı cinsiyet oranlarına da açıklama getirebileceğini öne sürmektedir.

Northeastern Ohio Üniversitesi’nden nöroendokrinolog Dean Dluzen, Parkinson hastalığı geliştirilen erkek farelerde dişi türdeşlerine göre daha fazla oranda nörodejenerasyon görüldüğünü bildirmekte ve Wand’ın çalışması ile birlikte yorumlandığında gelecekte bu tür hastalıklara yönelik her iki cinsiyet için belki de farklı tedavilerin gündeme geleceğini söylemektedir.

Kaynak: www.birgun.net

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Araştırmalar Haberleri