ALGININ KARMAŞIKLIĞI VE TANIMLAR -1-

Serkan Gürgenci

Algının dinamikleri nelerdir? Algı ile benlik saygısı  arasında ilişki nedir? Algı kişinin geçmiş deneyimlerinden, algı kişinin anından ve algı kişinin olmak istediği idealinden etkilenmektedir. Edinmiş olduğumuz algı ile algının  konusu olan şey  arasındaki ilişki de değerlendirmelerimiz üzerinde etkilidir. Şimdi algı ve zaman ve algının konusu arasındaki ilişkiyi irdeleyelim. Yaşamın herhangi bir kesitinde kişiyi etkileyen bir meseleyi;

1-     Hangi zaman diliminden etkilenerek değerlendirdiği.

2-     Etkilendiği zaman dilimi ile algının konusu olan şeyin o zaman dilimindeki değerlendirmelerinin pozitifliği ve negatifliği.

3-     Algılanan şeyin yaklaşılmak istenilen şey mi yoksa uzaklaşmak istenilen şey mi?

Yaptığımız eylemler ve bu eylemlere yaklaştığımız zihin yapımız bizim algılarımız sonucunda meydana gelebilmektedir. Kişinin bir olay karşısında( bu ister iki kişi arsındaki bir mesele olsun isterse siyasi bir mesele olsun) durduğu yer her zaman algıladığı ile paralel bir şekilde cereyan etmemesi bir handikaptır. Yani algılarımız her zaman davranışımızda bir ivme rolü oynamamaktadır. Algıların eylemlerde, zihinlerde ve duygularda bıraktığı intiba ile dış çevrenin direnci ve ödülü arasında çok kuvvetli bir kolerasyon vardır. Algılarımızdaki seçiciliklerimiz bizim benliğimizin benliğimizin de algılarımızdaki seçiciliklerimizi manipüle ettiği bir vakadır.

            Toplumsal hayattaki şekillerimiz ile zeminlerimiz çok çabuk değişmektedir. Aynı gün içinde aynı kişi ya da olayda aynı algı hali içinde olmamaktayız. Bunun böyle olması kişinin sürekli düşünme üzerinde olduğunun da bir göstergesidir. Bu değişiklikler bazen Freud’un süper egosundan bazen Jung’un personalarından bazen Adler’in aşağılık kompleksinden bazen Yallom’un bilincin zaruri uğrağı olan bilinçaltı olduğu iddiasından etkilenmektedir. Kimi zamanda Pavlov’un reflekslerinden etkilenmektedir.

            Algılarımızın hangi zamanda, hangi zeminin şeklinde, hangi konuda ve bu konu ile ilgili hangi deneyimlerde, istediğimiz mi yoksa istemediğimiz şeyde mi oluştuğunun farkındalığı bizim ne olduğumuzun ya da bizim ne kadar çeşitli algılara sahip olduğumuzun bilgisini bize verir.     

            Algının bu kadar girift bir şekilde işlemesiN ÖTÜRÜ  kişinin tanımlara çok fazla ihtiyacı vardır. Bu ilk olarak kişinin kendisinden başlayarak yapması gereken bir şeydir. Ben kimim sorusu ilk olarak sorması gereken bir sorudur. Bununla birlikte kişinin bulunduğu yeri tanımlaması gerekmektedir. Toplumların tanımları tarihlerde saklıdır. Kişi bireysel tarihi( bilinçaltı)  ile yaşadığı toplumun tarihi (bilinçaltı ) arasındaki ilişkiyi kurması gerekmektedir. Kendisine yaptığı tanım ile toplumuna yapılan tanım arasındaki kolerasyon kişinin bulunduğu toplumdaki yerinin devamlılığını ya da kopuşluğunu izah etmektedir.

            Birey olarak ben Müslüman’ım ki bu bana belli kazanımlar sonucu verilmiş bir tanımdır. Yaşadığım yerde Kafirle çatışmayı göze alan kişilerin( Türklerin) yaşadığı ve yaşaması gerektiği yerdir.

            Benim bu ilişkilerimin mantılılığının kabul edilmesi bizim algılarımızla ilgili olduğunu düşünmekteyim. 

           

           

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (2)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.