Üç yıl boyunca izlenen hastanelerde bir çok hastaya kötü muamele yapıldığı belirlendi. ‘Tedavi edildi’ diye taburcu edilen hastaların yüzde 60'ı geri döndü. Bazı hastanelerde psikolog bile yok.
RUHİSAK, ilk raporunu uzun süre inceleme yaptığı psikiyatri hastaneleri ile rehabilitasyon merkezleri üzerinde hazırladı. Ulaşılan raporda psikiyatri hastanelerinin bulunduğu İstanbul İzmir Manisa, Adana, Samsun illeri zihinsel engellilerin tutulduğu merkezler mercek altına alındı.
CİDDİ PERSONEL EKSİKLİĞİ VAR
Akıl sağlığı hastaneleri incelendiğinde doktorbaşına Bakırköy'de 7.1, Erenköy'de 16.6, Manisa'da 31, Adana'da 24.7, ve Samsun'da 14.7 yataklı hasta düşüyor. 250 yataklı Erenköy RSHH'nde hiç psikolog ve sosyal çalışmacı bulunmuyor.
HASTALARA ŞİDDET VE TEHDİT
Akıl hastanelerinde ilaca dayalı tedavi uygulanırken hastaların psikoterapi alma imkanı neredeyse yok. Hastalar sabah 6’da kaldırılıp bütün gün kapalı ortamda çoğu kez de koridorlarda hiçbir şey yapmadan zaman geçiriyor. Hiç kimse onlara değer verip konuşmadığı gibi fikirleri sorulmuyor, anlatmak istedikleri dinlenmiyor. Yalnızca düzeni bozmadan sessiz sakin durmaları bekleniyor. Hatta ziyaret sırasında hemşerilerin itiraz sahibi hastaları anlama çabalarından çok susturmaya, sindirmeye yönelik tepkiler gözlemledi. Bununla da sınırlı kalmayıp hizmetli personelin hastalara şiddet kullandığına araştırma ekibi tanık oldu. Fiziki şiddeti daha çok sağlık memurları ve güvenlik görevlileri tarafından yapılıyor. Hastalar özellikle geceleri ve hafta sonları şiddete maruz kaldıklarını belirtiyor. Engelliler mahsur Raporda, hastanelerin tuvalet ve banyoların fiziksel engelli bireylere uygun olmadığı belirtildi. Katlarda asansör bulunmadığı için fiziksel engelli bireylerin açık havaya çıkamadıkları tespitine yer verildi. Fiziksel engelli bireylerin servislerde mahsur kaldığı tespit edildi. Cezalandırmak için yatağa bağlanıyor Öte yandan bu tür tedavilerden en son başvurulacak yöntem olan tespitin (yatağa bağlama) çok yaygın olarak kullanıldığı dikkat çekti. Dünya Sağlık Örgütü yatağa bağlamanın mümkün olduğunca yapılmaması, yapılması durumunda da sürenin 2-3 saati geçmemesini ve bunun da en az 24 saat aralıklarla yapılmasını ön görüyor. Buna rağmen incelenen kayıtlarda bütün hastanelerde sürenin 24 saati aştığı tespit edildi. Çoğu hastanın altına yapmak zorunda kaldığı ortaya çıktı. Cinsel istismara önlem yok Bir başka sorun da zihinsel engelli bireyin cinsel taciz ve istismardan korunması sorunu. Rapora göre zihinsel engelli hastaların cinsel istismar durumunda gözlem odasına alındıkları belirtildi. Raporda hastanelerin taciz ve istismara karşı koruyucu, önceden planlanmış bir politikasının bulunmadığı vurgulandı. Yurtlardan akın var Hasta yatış kayıtları incelenmesinde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na bağlı yurtlardan akıl hastanelerine yönelme olduğu tespit edildi. Sığınma evleri ve bakım kurumlarından gelen hastaların yüzde 80’i taciz, ensest ve tecavüz mağduru. Terapi desteği uygulanmayan bu hastaların geri dönüş oranının ise yüzde 60 civarında olduğu belirtildi. ‘Ne ilaç kullandığımı bilmiyorum’ Hastaların büyük çoğunluğu tedavi ve ilaçlar konusunda bilgilendirilmiyor. Az sayıda hasta ise doktorun ilaçlar hakkında fikrini sorduğunu belirtti. Bazı hastaları bu konudaki açıklaması şu yönde oldu: “Tedavilerimizle ilgili bilgi verilmiyor, ilaçların kutularından anlamaya çalışıyoruz. İlacın ne için verildiğini (Samsun-37 yaşında-erkek) ne ilaç kullandığımı bilmiyorum, söylemiyorlar ki psikologla da görüşme yapılmıyor. Doktorlarla da çok kısa süreli ve haftada bir kez görüşebiliyorum Samsun- 26 yaşında-erkek)”