2008 sınav dönemi başvuruları başlıyor..Mart ayı hem ÖSS hem OKS için başvuru dönemi..
Başvurularla ilgili olarak okullarda ve diğer eğitim kurumlarında destek çalışmaları yürütülmekte , öğrencilere ve velilere yardımcı olunmaktadır.
Öte yandan hazırlık sürecinin belki de en önemli sürecine girildiğini ve bununla ilgili dikkate değer noktaları gözden geçirmenin önemi üzerinde durmak yararlı olacaktır.
Bu dönemi önemli kılan nedir? Belki bir benzetme yapmak yerinde olacaktır. Bir maraton koşucusu için yarışa başlamak, istikrarla sürdürmek önemlidir, ama yarışı kazanmak için son düzlükte depar atmak ya da depar yememek gerekir…
Gençler de bu zamana kadar çalışmalarını sürdürdüler… Başlangıçları ve devam eden süreçleri önemliydi elbette… Özellikle bu zamana kadar çalışmalarını ortalama bi derece de sürdürmüş bir öğrenci için kalan zaman dikkate alınması gereken hatta daha iddialı bir söylemle, belirleyici dönemdir…
Bu zamana kadar belli bir tempoda çalışmalarını sürdürmüş öğrenciler için mart nisan ayları , yorgunluğun başladığı, sıkılmanın yaşandığı, havalarının düzelmesi ile dikkatin başka noktalara kaydığı bir dönem olduğundan son derece tehlikelidir.
Bu aylarda öğrenciler, yorgunluk isteksizlik belirtileri göstererek çalışmaktan uzaklaşabilirler, uzaklaşmak isteyebilirler.
Öncelikle bunun doğal bir süreç olduğunu kavramak ve kabul etmek gerekmektedir.
Bu noktada hem velilere hem de öğrencilere düşen sorumluluklar vardır.
Veli açısından bakıldığında bunun son derece ürkütücü olduğunu gizleyemeyiz..Gözlerinin önünde çocuğunun konsantrasyonunun yok olması, ilgisinin dağılması, çalışmaktan uzaklaşması , kabul edilebilir bir durum değildir.
Ancak veli olarak bilmek ve kabul etmek durumunda olunması gereken şey; bunun çok doğal bir döngü olduğu, önemli olanın bu sürecin bir teneffüs gibi algılanmasının ve en kısa zamanda aşılması için neler yapılabileceğinin belirlenmesi yararlı olacaktır.
*Veli çocuğunun sıkılabileceğini ve bunalabileceğini kabul ederek onun anladığını ve yanında olduğunu ifade etmelidir.
*Çocuğunun hoşlanacağı ve onun dinlendirecek, hoşlanacağı faaliyetlerde bulunmasına olanak tanımalıdır.
*Sınava hazırlanan gencin anlaşıldığını bilmeye oldukça çok ihtiyacı vardır, bu duyguyu yaşayan bilinçli genç kısa sürede çalışmalarına kaldığı yerden devam edecektir.Anlaşılmadığını hissettiğinde bu süreç daha da uzayacak ve belki de bir daha toparlayamayacaktır.unutulmaması geren nokta direnç alınan davranış ya da duygularda pekişme meydana gelir.Bu nedenle doğru ebeveyn davranışı çocuğun duygusal gerçekliğini kabul etmek ve onu anladığımızı ifade etmektir.Bunda zorlanan velilerin 200-300 soru alarak çözmeyi denemesi ve bunu her gün tekrarlamasını öneririm.
Öğrenci açısından bakıldığında da benzer bir şekilde düşünülmesi önerilebilir. uzun olan sürecin inişli çıkışlı olduğunu, sıkılmanın ve yorulmanın normal olduğunu, bunun bir teneffüs olduğunu ve zihnen rahatlayarak, eksikleri ve yapılması gerekenleri saptayarak devam edilmesinin mümkün olduğu düşünülmelidir.
*Genç bu sürecin normal ve geçici olduğunu düşünmeli ve kendine bir süre belirleyerek, bu süre sonunda çalışmalarına kaldığı yerden devam etmek konusunda zihinsel bir hazırlık süreci yaşamalıdır
*Hedeflerini gözden geçirmeli, hedeflerine ulaşmak konusunda olumlu düşünerek motivasyonu arttırmaya çalışmalıdır. Unutmamak gerekir ki yaşanan ne büyük sorun olaylara ve durumlara kötü tarafından bakmaktır ki kötü ya da olumsuz düşünerek olumlu sonuçlar elde etme şansı yoktur.
*Son dönem çalışmaları çok değerli ve yararlıdır, kendini aşabilenler istediğini elde edebilmektedir.
Unutmamak gerekir ki elenme sadece sınav sırasında olmamaktadır. Süreci kontrol edemeyenlerde daha sınava girmeden elenmiş olmaktadır.
Bu nedenle hazırlık döneminin en önemli dönemecinde daha bilinçli ve dikkatli davranılması önem kazanmaktadır.
Kazanan ve kaybedeni belirleyen düşünce istemleri ve olaya bakış açılarıdır..