ZAMAN - Ruh ve sinir hastalıkları konusunda sıkıntı yaşayan Türkiye'de 20 yeni psikiyatri hastanesi açılıyor. Mevcutlarından farklı olarak 100 ila 200 yataklı hizmet verecek hastaneler sayesinde Türkiye'nin 6 bin olan yatak kapasitesi 12 bine çıkacak.
Çalışmanın proje aşamasında olduğunu belirten Tedavi Hizmetleri Genel Müdürü Doç. Dr. Öner Odabaş, kamu-özel ortaklığı ile yapılacak hastanelerle Türkiye'nin bu konudaki önemli bir eksiğinin kapanacağına dikkat çekiyor. Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Medaim Yanık, hastaların tek kişilik odalarda tedavi edileceğini anlatıyor, böylelikle dünya standartlarının yakalanacağını vurguluyor.
Psikiyatri hastaneleri Sağlık Bakanlığı'nın belirlediği 26 sağlık bölgesi içinde kurulacak. Bu yerler arasında İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Diyarbakır, Van, Antalya, Mersin gibi iller bulunuyor. Açılacak hastanelerin yanında 50-100 yataklı adli psikiyatri hastaneleri de inşa edilecek. Buralarda suç işleyen ve bu tip problemi olan kişilerin tedavileri gerçekleştirilecek.
Şu anda Türkiye genelindeki ruh ve sinir hastalıkları hastanelerinde toplam 6 bin yatak bulunuyor. 5,3 milyonluk Finlandiya'da bu sayı 10 bin. Yatak sayısı açısından Avrupa'nın en geri ülkelerinden biri olan Türkiye'de yeni açılacak hastanelerle sorun büyük ölçüde ortadan kalkıyor. Açılacak hastanelerle toplum temelli psikiyatri tedavisinin gerçekleşeceğini anlatan Doç. Dr. Öner Odabaş, hastaneler için çalışmaların devam ettiğini, önümüzdeki dönemde hastanelerin yapım çalışmalarına başlanacağını aktardı.
Doç. Dr. Medaim Yanık ise, "Yeni hastanelerle artık bir üniteye 20'den fazla hasta alınmayacak." ifadelerini kullandı. Proje sayesinde Türkiye'nin psikiyatri alanında dünya standartlarını yakalayacağından bahseden Yanık'a göre, hastaların tedavileri daha etkin sürdürülebilecek.
Özel sektör yapacak, devlet kiralayacak
Türkiye genelinde açılacak 20 psikiyatri hastanesi Kamu-Özel Ortaklık Projeleri (PPP) kapsamında yapılıyor. PPP, hastanelerin özel sektör tarafından yapılıp, kamu tarafından kiralanması mantığına dayanıyor. Açılan ihaleleri kazanan firmalar, hastane inşaatından teknik donanımlarına kadar tüm yatırımı ve işletmeyi üstleniyor. Daha sonra hastaneleri kiralayan Sağlık Bakanlığı personeliyle birlikte hizmet veriyor. 25-30 yıl sonra da hastane Sağlık Bakanlığı'na geçiyor.