Beyin Sırlarını Keşf'e Yolculuk
NÖROLOJİ AĞIR BİR ALAN
ABD’deki Columbia Üniversitesi’nin nöroloji doktora programında okumakta olan 27 yaşındaki Carl Schoonover, beyinle ilgili çalışmalara farklı bir açıdan yaklaşıyor.
Fazlasıyla ağır bir branş olan nöroloji dalı, genel olarak bilimle haşır neşir olmayan sıradan insanların ilgi alanlarının dışında kalıyor doğal olarak. Schoonover’in yapmak istediği şey, tam da bu noktada devreye giriyor. O difüzyon ağırlıklı MR beyin tarama yöntemiyle çektiği göz alıcı karelerle insanları farklı bir şekilde beynin sırlarını keşfetmeye teşvik etmeye çalışıyor.
1873’te İtalyan bilim adamı Camillo Golgi’nin geliştirdiği siyah leke sayesinde mikro boyuttaki sinirler ilk defa görülebilmiş ve 15 sene sonra İspanyol araştırmacı Santiago Ramon y Cajal’ın bu tekniği geliştirmesiyle daha fazla ‘netlik’ kazanmış olsa da, bu vakte kadar gördüklerimiz günümüz teknolojisinin sağladığı etkiyle kıyaslanamaz. İnsan beyninin gerçekten neye benzediğini son 20 senede hızla gelişmekte olan teknoloji sayesinde gerçekten ‘görebilmeye’ başladık.
BİLİMDEN ÜRKENE İLAÇ
Beyinden Portreler: İlkçağdan Günümüze Beynin Göz Önünde Canlandırılışı’ adlı kitap, Carl Schoonover’ın çekmiş olduğu capcanlı resimlerin yanı sıra saygın sinirbilimcilerin kısa yazılarına da yer veriyor. Bu hem göze hitap eden hem de bilgilendirici çalışma, bilimden ürkenlere de ilaç gibi gelecek. (The New York Times)
Hürriyet
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.