Nevrotik ve Psikotik Rahatsızlıklar
Bir çoğumuz nevroz ve psikoz kavramını duymuşuzdur. Ancak bu kavamların ne anlama geldiğini ve ne tür etkilerinin olduğunu tam anlamıyla ayırt edemiyoruz...
Aktuel Psikoloji / Haber Merkezi
Nevroz, toplumsal tavır ve davranışları tutukluyan ve kişide ruhen hasta olduğu bilinciyle birlikte bulunan ruhsal bir hastalıktır. Nevrozlarda Kişilik derinden sarsılmasada günlük yaşamda verimsizlik, iletişim kopuklukları, psikosomatik belirtiler ön plandadır. Nevrozlar psikozlar kadar ağır değildir. Ancak davranış ve yaşam kalitesini önemli ölçüde etkilemektedir. Nevroz kavrami oldukça eski bir kavram olup genis bir hastalik grubunu kapsar. Bu kavram günlük pratik kullanimda halen yer almakla birlikte siniflandirmalarda yer almamakta ancak bu baslik altinda incelenen hastaliklar siniflandirmalarda yerini korumaktadir. Nevrozlar temel olarak anksiyete (bunalti) ve buna eslik eden somatik belirtilerle seyreden bireyin gerçekle baglantisinin kopmadigi, kisilik bütünlügünün korundugu hastaliga içgörünün kaybolmadigi, psikozlara göre rölatif olarak daha az agir olan bozukluklardir.
NEVROZLAR
BUNALTI NEVROZU
Bunaltı sürekli olabildiği gibi, yoğun biçimde nöbet nöbet de gelebilir. Bunaltı nöbeti geçiren bir kimse belirsiz bir korku içindedir. İçi daralır, sık sık solur, soğuk soğuk terler döker, göğüs sıkışır, boğazında lokma kalmış gibi bir tıkanma duyar, çarpıntısı vardır.
Çocuklukta yaşanan bunaltının en önemli nedenlerinden biri ana-babadan ayrılma, ana-babayı yitirme durumlarıdır.
FOBİK NEVROZ
Saçma, abartılmış ve gerçeğe uymayan korkulara fobi adı verilir. Korku, benliğin sağlıklı bir tepkisidir. Kişiyi tehlikelere karşı uyarır ve önlem almasını, korunma yolları aramasını sağlar. Fobik kişi, benliği tehlikeye sokmayan durum ve nesneler karşısında korkuya ve paniğe kapılır. Köpekten korkan bir kimse bir yavru köpek yanından geçse bile, dizinin bağı çözülebilir. dokunmak ya da kucağına almak ise paniğe kapılabilir.
HİSTERİK NEVROZ
Hasta, hiçbir organik bozukluğu olmadığı halde birden bacaklarının tutmadığından, ellerini kollarını oynatamadığından yakınır. Sanki birden felç olmuş gibidir. Ancak sinirlerde ve kaslarda bir bozukluk yoktur. Gündüz kolunu-bacağını oynatamayan hasta, uykudayken serbestçe oynatır.
OBSESİF-KOMPULSİF NEVROZ
Kişi, düşüncesinin saçma olduğunu bilir. Ama bunaltı çekmekten kendini alıkoyamaz. Aklından kovmaya çalışır ama başaramaz. Örneğin, bir anne yeni doğan çocuğu ile ilgili olarak aklından geçen ‘Ya çocuğumu boğarsam. Ya elimdeki bıçağı çocuğuma saplarsam’ gibi düşünceden çok büyük sıkıntı duyar.
DEPRESİF NEVROZ
Depresyon genel bir çöküntü durumudur. Depresyona giren bir kişi yaşama sevincini yitirir. Sürekli üzgün. kederli, isteksiz ve yorgundur. Günlük işler ona büyük bir yük gibi gelir. Yaptığı işten tat almaz. Gülmeyi unutmuş gibidir. Canı konuşmak istemez.
Reklam
Psikoterapi Desteği İçin
APAMER Aktüel Psikolojik Danışmanlık Merkezi
0212 466 10 50 - www.apamer.com.tr Bakırköy / İstanbul
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.